Merhaba defter, ne var ne yok ? Nasıl gidiyor hayat ? Evet ben Gamzelimm... tanıyorsun beni, benim seni tanıdığım kadar olmasa da. Tam dört yıl olmuş seninle tanışalı. Ama bugüne kadar hiç nasılsın diye sormak ya da seninle konuşmak aklıma gelmedi. Sana her baktığımda Ajda pekkan’ın bir zamanlar çok meşhur olan o şarkısı geliyor aklıma. Şimdi adını söyleyince sen de hatırlayacaksın eminim. "Kimler geldi kimler geçti" Kim bilir sana da hangi üyeler geldi ve geçti. Sen bile sayısını bilmiyorsundur büyük ihtimal. Ama belki bazıları aklında kalmıştır ne dersin ? Eh sen de haklısın tabii, hangi biri aklında kalsın. Kim bilir ne güzel şair ve yazarları, okurları ağırladın en güzel şekilde edebiyat adına. Bazen yorulduğun ya da kızıp çok öfkelendiğin anlar oldu mu bilmiyorum. Ya da bizlerin kaprislerine katlanmaktan çok sıkıldığın anlar. Zaman zaman sana fazla yüklendiğimizin de farkındayım. Ama her şeye rağmen, güzel yazılar ya da şiirlerle nasıl mutlu olup yüzüne kocaman bir tebessüm yerleştiğini tahmin edebiliyorum. Sana ilk üye olduğum zamanlar geldi aklıma şimdi. Aylarca şiir ya da yazı paylaşmadan kenar süsü gibi durmuştum. Nasıl da acemiydim o zamanlar, okula yeni başlayan bir çocuktan farkım yoktu. Çekingen, ürkek ve telaşlıydım. Senin hakkında hiçbir şey bilmiyordum. Ama sen hep yardım ettin ve zamanla bir çok yönden tanıma fırsatım oldu seni. Genelde uslu bir üye oldum. Senin kurallarının dışına tam çıkmadım diyemiyorum çünkü uzun zaman önce senin tepenin tasını attırıp bir hafta uzaklaşma cezası almıştım. O kadar üzülmüş ve pişman olmuştum ki. Tamam ben haksızdım, sen haklıydın ve o ceza burnumu iyi sürtmüştü, kabul. Neden bunu durmadan hatırlatıyorsun bana, merak etme dersimi aldım ben. Bazen aldığım sert eleştiriler yüzünden senden ayrılmak istediğim anlar da oldu sevgili defter. Ama her defasında gitme dedin sanki bana sessizce. Demedin mi ? Neden bozuyorsun bu duygusallığı şimdi ya, deli olacağım. Neyse nerede kalmıştık ? İyi ki gitmemişim, bak dört koca yıl olmuş. Sen ne düşünürsün bilemem ama, benim açımdan güzelliklerle dolu yıllardı bunlar, tabii birkaç tatsız anı hariç. Bütün insanlara güvenimi kaybettiğim bir zamanda sen öyle güzel dostlarla karşılaşmama vesile oldun ki. Sıcacık yürekli insanlar tanıdım burada. Tamam canım itiraf ediyorum, bazen gıcık olduklarım da olmadı değil. Sen de her şeyi yüzüme vurmaya mecbur musun ? Fazla kurcalama bir dur. Şurada tatlı tatlı sohbet ederken neden temcit pilavı gibi getiriyorsun bunları önüme . Kimlere mı gıcık oldum, asla isim veremem çok ayıp olur. Ayrıca unutma ki bana da gıcık olanlar olmuştur mutlaka. Seninle tanıştığım ilk yıllar tüm zamanımı sana ayırıyordum neredeyse. Tam bir bağımlılık olmuştun bende. Sonunda alanında uzman bir doktordan yardım almaya karar verdim. Kendimi sigara bağımlısı gibi düşünmemi istedi doktor. İyi de zaten öyleyim, düşünmeme ne gerek var. Sigara paketini birden atmak gibi defteri de birden birakman gerek dedi. Bu fikir hiç hoşuma gitmedi tabii. Azaltsam da yavaş yavaş bıraksam olmaz mı dedim kendimin bile zor duyduğu cılız bir sesle. Tabii cevabı tahmin edersin defter, olmuyormuş. Bu fikre önce beynimi alıştırmam, sonra da uygulamam gerekiyormuş. Gayret ettim gerçekten bir süre fakat o da ne ? Daha da kötü oldum. İştahım kesildi, uykularım gitti. Uyuyabilmek için koyun saysam koyun yerine şiirler, yazılar atlıyor hendekten. Ama sonraları her şey rayına oturdu. Artık eskisi gibi çok gelmiyorum, reel yaşamımda oluşan bazı değişimler nedeniyle sana daha az vakit ayırmaya başladım. Çenem düştü yine ben de farkındayım. Tamam bitiriyorum. Şaka bir yana sevgili defter, sen bana her geldiğimde yeni bilgiler öğrettin, dostlar verdin, birbirinden güzel şiirler ve yazılar okumama olanak sağladın. En yakın dostlarımla da burada tanıştım. Meğer biz kocaman, sevgi dolu güzel bir aile olmuşuz. Hep yüreğim tıka basa dolu ayrıldım senden. Her geldiğimde mutlulukla geldim. Seni hiç ihmal etmemeye çalışsam da son zamanlarda bunu başaramadığımı görüyorum. Umarım bu güzel ailede kimsenin kalbini kırmamışımdır. Bir gün ben de gideceğim senden. Sen beni unutacaksın tıpkı diğerleri gibi, ama ben seni hiç unutmayacağım. Hep bir tebessümle yer alacaksın yüreğimin bir köşesinde. Ben vedaları hiç sevemedim sevgili defter. Bu nedenle sana nasıl sessizce geldiysem o ilk gün, gidişim de öyle sessiz olacak ...bir gün. Dilerim senin ömrün çok uzun olur. Daha bir çok kişiyi ağırlarsın. Her şey için çok teşekkür ederim. Gamzelimm’ den sevgilerle... |