Ankara 11 eylül 1980..saatime baktım 17.30 u gösteriyordu suluova ya gitmek üzere otogara gittim. diğer günlere nazaran ortam çok farklı idi otogarda ilk defa bu kadar asker ve polis görmüştüm.o zaman bir anlam veremedim. otobüsün kalkma saati anonsuyla araca bindim.yolculuk sırasında il ,ilçe ve çevre yollardan geçerken sıra sıra dizilmiş tanklar ve sinyal ışıkları yanan polis otolarının kalabalıklığı bu işler normal değil diye düşündüm.yaklaşık 5,5 saat süren yolculuktan sonra gece saat 23.30 u gösteriyordu.suluova ilçesi girişinde yeni çeltek maden işletmesi vardı. maden işletmesinin üç yol ağzı tanklarla sıralanmış askerlerle beraber dizili polisleri görünce acaba ilçe genemi karıştı olaylarmı oldu düşüncesiyle daha da emin olmak için aklıma ilçe girişinde bulunan saraçoğlu turistik tesislerinde inmek aklıma geldi.tesiste her şey yolunda gözüküyordu hayat normaldi ama içimde genede bir tedirginlik oluştu.tessite kalmam için tanıdığım arkadaşlar bir oda verdiler burada gece yat sabah gidersin dediler onların dediklerini yaptım odama çıktım.oda kapısı şiddetli bir şekilde şekilde çaldı kapıyı açtığımda karşımda bir çavuş ve bir er şaşkınlık içerisindeydim er olanı tüfeğin dipçiğiyle nasıl vurduysa kendimi bie anda yerde buldum.o anda çavuş askeri devrim yaptık talimat var üstünü giyin aşağıda lokanta bölümü var oraya in dedikten sonra diğer odalarda kalan müşterileride aynı şekilde uyardı.saat 04.30 gibi ortalık yeni aydınlanmaya başlamıştı.koridorlar asker ve polisten geçilmiyordu yaklaşık tesiste 50 ile 60 kişi arasındaki topluluk lokantaya toplanıldı. karşımızda bir yüzbaşı bize hitaben türk silahlı kuvvetleri yönetime el koymuştur.hepiniz silahlı kuvvetlerin güvencesi altındasınız sıkıyönetim ilan edildi.sokağa çıkma yasağı konduğu için ikinci bir emre kadar burada tesisde kalacaksınız.dedikten sonra çavuşa dönerek televizyonu aç arkadaşlar televizyonu seyretsin.televizyon açıldığında karşımızda dört general vardı kenan evren konuşma yapıyordu.konuşması bitince mehter marşları çalınmaya başladı tamda darbenin türk milliyetçilerine bir zararı olmaz diye düşünürken.içeri polisler geldi kimlik yoklaması yapmaya başladılar o anda bir ses asker işte aradığımız genç orada onu al bize getir bu polisi tanıyordum adı ve lakabı baretta faruktu. sayın mitat noyan misafirimizsin... ve 12 eylül 1980 misafirliğim taki tahliye günüm olan 1984 eylül ayının 15 ine kadar süren tesadüfya o da eylül ayına denk gelmişti...Çocukluğum gençliğim işte şöyle bir geriye dönüp baktığımda ...