Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
aytekin hoca
aytekin hoca

KIRIK DEYİMLER (1)

Yorum

KIRIK DEYİMLER (1)

1

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

591

Okunma

KIRIK DEYİMLER (1)


Lisanların kendi içlerinde bir mantığı olduğuna inanırım. Bu mantık Allah vergisi olduğu kadar o milletin karakteri ile yakından ilgilidir. Bir başka ifade ile lisandan yola çıkarak o millet hakkında kanat edinmek mümkündür.
Türkçe’mizde çok sayıda atasözü ve deyim var. Gerçekten zengin bir dilimiz var bu konuda. Her deyim veya atasözünün doğru olması, mantıklı olması da mümkün değil galiba. Bekle de çıkış yeri ve anlamı doğru iken biz onları zaman içinde anlamsızlaştırdık.
Konuşmalarımızda kullandığımız bazı deyimler kafama takıldı. Oturdum bunları çıkardım, sizinle de paylaşayım.

“SİZDEN İYİ OLMASIN.”
Bir sohbet ortamında, orada olmayan bir insandan, onun iyiliklerinden bahsediliyor. Kötülüklerinden bahsetmeye bayılırız da, iyiliğe gelince bir tereddüdümüz vardı. İyilikten bahsetmek sanki muhatabımızı kötülemek anlamına geliyormuş gibi “Sizden iyi olmasın” diyerek başlarız söze.
Olsun efendim. Benden de iyi olsun, sizden de iyi olsun. Tüm dünya iyi olsun, barış olsun, kardeşlik olsun. O adam iyi olunca ben kötü mü olacağım?

“SÖZÜNÜ BALLA KESTİM”
Söz kesmenin kötü bir şey olduğunu biliyorsun değil mi? Balla kesince daha mı hoş oluyor? Belki istem dışı yapsan affedebilirim. Sen bilerek yapıyorsun ve bunu da söylüyorsun.

“ŞEYTAN DİYOR Kİ”
Bak sen de diyorsun, şeytanın dediğini. Şeytan insanı iyiye yöneltmeyeceğine göre… gel sen vaz geç. Şeytan çatlasın.

“ALLAH YAZDIYSA BOZSUN’
Arkadaşım, Allah yap, diye bir şey yazmaz. İrade senin elindedir. Kader elbette vardır ama senin anladığın şekliyle değil. Ayrıca öyle bir tavırdasın ki, sanki Allah’a emir veriyorsun. Bunun yerine “Allah hayırlısını versin.” demek daha güzel değil mi?

“AKIL VERME, PARA VER”
Yani senin aklın sana yetiyor. O kadar akıllıysan, paran da olur neden milletten para istiyorsun ki? Ne yazık ki bu söz de nasihati sevmeyen, kendi bayımıza buyruk bir yapıya sahip olduğumuzu gösteriyor. Bize para verip bir kenara çekilmesini istiyoruz insanların. Sonra da olmadık işlen yapıyor, ardından yine paraya muhtaç kalıyoruz. Burada bir ata sözümüz aklıma geldi: “Akıllı oğlun var neylesin parayı, akılsız oğlun var neylesin parayı.”

“SİZ BENİM KALBİME BAKIN”
Garipliklerimizden biri de bu. Adam Allah’ın yap dediklerini yapmıyor, yapma dediklerini yapıyor, sonra geçiyor karşınıza bu sözü söylüyor. Öyle bir tavır içine de giriyor ki, bu konulara dikkat edenler riyakar, kendisi doğru. Neredeyse adamın cennetlik olduğuna hükmedeceksiniz. Ne sizi kandırabiliyor, ne de Allah’ı, kandırdığı tek kişi kendisi!

“HOCANIN DEDİĞİNİ YAP, YAPTIĞINI YAPMA”
Burada kastedilen cami imamı veya vaiz. Onlar da bir halka dini öğrettikleri için “hoca” adı ile anılıyorlar. Aslında gittikçe yaygınlaşan bu ifade dilimizdeki öğretmeni karşılar. Öyleyse bir takımı çalıştıran teknik adam da hocadır, hastanede hemşirelere hastaya nasıl bakılması gerektiğini anlatan doktur da..

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Kırık deyimler (1) Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Kırık deyimler (1) yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
KIRIK DEYİMLER (1) yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Serap IRKÖRÜCÜ
Serap IRKÖRÜCÜ, @serap-irkorucu
8.8.2018 16:56:52
İlginç bir çalışma... Bu konuda araştırma yapan Prof. İskender Pala deyimlerin çıkış öykülerini anlatmış 'İki Dirhem Bir Çekirdek' kitabında... Çok güzel bir kitap, herkese öneririm...

Yazınızın ön söz kısmındaki açıklamalarınız çalışmanızın nedenini güzel açıklamış... Deyim ve Atasözlerinin tümü anonim olduğu için ilk çıkış hali hiçbir zaman bilinemeyecek elbette... Bizler yazıya geçirilmiş haline göre anlamlandırıyoruz hepsini...

Bu cümlelerde doğruluk payı görecelidir, çünkü aynı konuda benzer cümleler olduğu gibi tamamen zıt cümleler de vardır... Kardeşlik konusu buna ilginç bir örnek teşkil eder:

- Ağızdan burun yakın, kardeşten karın yakın.
- Allah kardeşi kardeş yaratmış, kesesini ayrı yaratmış.
- İki kardeş savaşmış, ebleh buna inanmış.
- Kardeş kardeşi bıçaklamış, dönmüş yine kucaklamış.
- Kardeş kardeşin ne öldüğünü ister, ne onduğunu.
- Kardeş kardeşi atmış, gitmiş yar başında kucaklamış.
- Kazanacakasan dost kazan, düşmanı anan doğurur.

Bu benzer ve zıt anlatımlar, söylendiğinde kişilerin yaşadıklarına göre düşüncelerini seslendirmesiydi büyük olasılıkla... ve o anın doğrusuydu... Bugün biz de hangisi işimize gelirse (!) onu kullanıyoruz...

Emek verdiğiniz ve açıklamalarında mizahi dili de kullandığınız güzel bir çalışmaydı, kutlarım...

Saygılarımla...

( Son örneğiniz bir atasözüdür.)






Serap IRKÖRÜCÜ tarafından 8/8/2018 8:52:45 PM zamanında düzenlenmiştir.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL