Zaman zaman bazında, televizyonda Türkler için, Türklerin özellikleri adına yazılar çıkar. Geçenlerde biri de benim elime geçti. Bu yazıyı aynen yayınlamak yerine yorum yapmak istedim.
Her şeyden önce bir kısmına aşağıya alacağım özelliklerin sadece bizde olanlar olduğu gibi aslında genel insan özellikleridir de.
Bir başka husus da kendi toplumumuz içinden çıkamayan, yabancıları tanıyamayan insanlar olarak kendimiz için söylenenleri tasdik edip başkaları için olanları bilmememiz de normaldir.
Daha da önemlisi sayılan özellikler kasıtlı bir şekilde kendi milletini hakir görmenin bir görüntüsü olmasıdır. Yüzyıllardır bir hastalık halinde taa içimizde yer alan aşağılanma duygusudur. Biz bu duyguyla Avrupalının bize olan bakışından çok daha kötüsünü yöneltiyoruz kendimize.
Şimdi gelelim şu özelliklerimize.
• Kartopu içine taş koymak. (Bunun tamamımız tarafından yapılmadığının söylemeye gerek yok, yaygın bir durum değil.)
• Gazete ve dergilerdeki fotoğraflara bıyık, sakal çizmek.( Sebebini ben de anlamış değilim. Bıyıksız olmak hoşumuza gitmiyor sanırım.)
• Trafikte kırmızıdan sonra gelen sarıda klakson çalmak.( Bunu sık sık yaşarız. Bizdi iki tip şoför var. Biri ışığı biraz geçip duran ve ışık değişimini görmeyen, diğeri de uyaran.)
• İşsiz kalınca takım elbise giymeye başlamak.(Sanıyorum iş ararken işe yarasın diye.)
• Silahla şaka yapmak. ( Ne ölmekten ne de öldürmekten korkmuyoruz. Zaten bir atasözümüz de var: “Atın ölümü arpadan olsun.”)
• Yolda tanıdık görünce arabayı özerine sürmek. (Yorum yok.)
• Trafikte kendini geçen arabayı ne pahasına olursa olsun geçmek.
• Yeni dökülen betona ayak izi çıkartmak.
• Evlenenlerin bekarlara:”Sakın ha evlenmeyin!” uyarısı yapması.
• Tiki olan insanların tikleriyle uğraşmak.
• Arabasına, büyük bir salona bile çok gelecek ses sistemi takıp, sesini son ayar açıp gezmek.
• Olumsuzlukların hiçbirini kendi üzerine almayıp: “Bana olmaz.” demek.
Ne yapalım dostlar biz böyleyiz. İyiliklerimiz daha çok aslında. Ben kendi milletimi her haliyle seviyorum. Aslında diğer milletlerin kötü yanlarını vermek isterdim. Mesela parfüm sanayinde en ileri seviyelere çıkar Fransızların yıkanmayı sevmediklerinden. Ancak bizim hiç kimseye bir kastımız yok. Sadece milletimizi seviyoruz. O kadar.