Selamsız başlıyorum
Selamsız hal hatır sormaya ne gerek
Közde bir kahve yapıp kendine çatmışsındır keyfine
Beni merak etme ediyorsan da yeni bir senaryo yaz sonu oyun olsun öyle bir senaryo yazmalısın ki kedinin ciğerle oyununa yüz basmalı ve öyle yazmalısın ben sana küçük bir anımı anlatacağım onunda gözlerimin önünde bir cinayet işlendi öyle bir tesirliydi ki bir türlü enkazını kaldıramadım derken dün akşam evden çıktım cebimde iki lira var dedim ki biraz para olsun ki hiçte sevmem para harcanmak içindir insanlar değil tam karşıya geçecektim bir kedi mırıldandı o iki lira ile pastahaneden kuru pasta aldım ve kedi ye içimi döktüm sonra teşekkür ederim dercesine ayağıma bedeni ile dokundu karşıya geçtim bir sigara yaktım kalanı bir sokak köpeği geldi o da yedi beni fark edip o da teşekkür ederim dercesine beş metre yanıma geldi kuyruk salladı gitti Dedim ki iki canlı ne kadar duyarlı diyeceksiniz ki mektupla anının ne ilgisi var olmaz mı hiç hani birine inanır birine güvenin biri için yolları hiç eder kalbiniz tak tak atar ve hatta onda bütün sevgileri toplarsınız bedeninizde düşlerinizde taşır korursunuz üzülse ondan daha çok üzülürsünüz ondan daha çok kendini düşünürsünüz ya ve hatta ellerinizi açarken dualarda bile kendimizi değil Tanrım ona yardımcı ol dersiniz ve siz böyle bir durumda iken her şey alt üst olur tam yolun ortasına park edip aracı gecenin ortasında ağlaya ağlayan ne varsa çarparsınız yol kenarındaki taş duvara bir şoför de sizinle ağlarsa ve hatta kendinden nefret ettiğin anda söv bana dersen bir adam ağlıyorsa nedir ertesi günü masaya damlayan yaşları gören olduysa hiç beklemezken ondan hiç beklemediğin davranışa o sahilde ki A-14 masasına ve o sahilde ki iki köpeğe selam olsun ağlarken başına gelen neredeyse ağlayacak olan rahmetli dedem derdi ki saygıdeğer boğaziçi sev sev sev oysa sevdikçe vuruluyor yaralanıyorsun böyle olunca ne çok Zoruna gidiyor insanın ne çok gözlerinden öptüm boğaziçi hayırlı işler