4
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
932
Okunma
Ne kadar yürüdüm bende bilmiyorum. Zavallı ayaklarım..Aklım ve yüreğim hiç bu kadar kavga etmemişti.. Yağmuru hiç bu kadar sevmemişti saçlarım..Hiç bu kadar üşümemiştim yalnızlıktan..Ne çok yürüdüm..Bir rüya aklımda, bir martı bir serçe bir de hikayenin neresine koyacağımı bilemediğim ben..
Nisan geldi, benden başka kimsenin haberi yok ne kötü…herkes gençliğinde bir yerde unutmuş yağmurda ıslanmayı ve yalnızca küçük dijital mp3 çalarlarındaki şarkılardan öğreniyorlar aşkı…Zaten zamanı da saatlere bakarak anlıyorlar.Kimsenin ikindi veya akşam dediği de yok.
- Abi sen bahçede otursan,kumaş koltuk hani..
- Haklısın burası ıslanacak
- Yanlış anlama abi
- Ne yanlış anlayacağım ki..
Benden başka bu kadar ıslak ,bu kadar kötü görünen kimse yok içerde..Eğer şu camda gördüğüm adam ben isem haklısın kardeşim..Ama yine de bir işe yarayabilirdim. Mesela birkaç çay daha satabilirdin şu karşı köşede oturan kız ile oğlana..Konuşacak kelimeleri kalmadığı için kalkıp gidecekler şimdi.. Vitrinlere bakmaktan ve etiketleri okumaktan gözleri bakmayı unutmuş, Fiyat sormaktan kelimeleri kalmamış genç aşıklara konuşacak kelime olacaktım..bıraksaydın
-Bak sevgilim adam ne kadar ıslanmış
-Ulan bu kadarcık yağmurda nasıl bu hale gelmeyi becermiş inek, bak.. bak..! yakasında mendili bile var..Yerine havlu soksaydı bari..
-Ay..! hiç romantik değilsin şevket….
Bahçedeki şemsiyelerin altına oturdum.Üşüyorum.İçim titriyor. Yeni pabuçlarıma bakıyorum. Ne hale gelmişler.. Peş peşe sigaralar yakıyorum, yarısı ıslanıyor ellerimden..Aslında kendime acı çektiriyorum.Bundan zevk alıyorum. Kimsenin yanlış anlamasından korkmuyorum. Doğru anlıyor çocuklar. Evet..! evet…evet aynen düşündüğünüz gibi..Ben bir aptalım..İyi ki de öyleyim..
Sizin haberiniz yok..Nisan aslında bir kız ismidir..Gelir koynuma sokulur kimse görmeden..Gelir bana ağlar…Bunu bir ben bilirim, bir de kuşlar, yani ondan diyorum.. iyi ki de böyleyim..Ya sizin gibi akıllı olsaydım ve nisan’ı dördüncü ay sansaydım..Bir tarihten başka bir şey olmasaydı nisan..Hayatım ne sıkıcı ve anlamsız olurdu..Ne kadar sıkıcısınız ve sıkılıyorsunuzdur..Acıdım şimdi size..
-Şevket …hadi biz de yağmurda yürüyelim mi?
-Manyak mısın kızım sen..?
-Ayy..! Hiç romantik değilsin Şevket
-Dur be kızım, Ziya’nın evinin anahtarını aldım..şimdi gideceeez..bak sana ne romantiklikler yapacaaam ben..
Elim telefonda,bir tesbih sabırsızlığıyla çeviriyorum.Çalacak ya… Hakan’ın “Telefon Başında Bekleyen Adamın Şarkısı” isimli şiirinde olduğu gibi…
-Alo Hazreti Ali?
(Değilmiş)
-O zaman niye arıyorsun kardeşim!