MİLYONLARIN ÖZÇEKİMİ.! #

Sorunun tam olarak ne olduğunu ve milyonlarca insanın Ankara’dan İstanbul’a bir ay boyunca yürüyüş nedenini ve son olarak, İstanbul Kartal’da neden toplandığını bile sorgulama gereği duymayacak kadar halinden memnundu adam-cağız..!

Dilinde duyduğu ve duyarak ezberlediği bir cümle vardı. Doğruluğunu bile araştırma gereği duymadığı ve duyduğu o an itibariyle duyacağı her sese, her söze kapatmıştı algılarını adam-cağız.!

Duyduğuna göre; camileri ahır yapan ve namaz kılmayı yasaklayandı Ce-ha-pe.!

Tam o an mübarek ezan sesi duyuldu sokağın başındaki camiden. Dikkatle takip ettim tepkisini. Müslüman olanları namaz vakti geldi diyerek buyur ediyordu yeni yapılmış olan mahallenin camisinden yükselen mübarek ezan sesi.

Minik bir el çantası vardı masada. Yanındaki adam;
__ Ağabey ezan okunuyor, benim işimi hallette ben namaza yetişeyim dedi.

Az önce Ce-ha-pe zihniyeti diye tek ezberledikleri ile homurdanan adam cevap verdi.
__ Yahu bende kılacağım. Birlikte gidelim, namazdan sonra hallederiz.

Halledilecek olanın ne olduğunu bilmiyordum. Zaten benide ilgilendirmiyordu.

Yaklaşık yarım saat sonra birlikte geri geldiler. Ce-ha-pe zihniyeti diye defalarca aynı şeyleri duyduğum adam, küçük el çantasını masanın üzerine koydu ve masaya gelen çayının şekerini karıştırmaya başladı ahenkle.
__ Şimdi bakayım evrağına dedi Ce-ha-pe zihniyeti diye her seferinde kendince siyaset bilinci ezbere konuşan adam-cağız..

Mahçup ve acele etmeye çalışan diğer adam, gömlek cebinden bir çek çıkartarak uzattı adam-cağıza.

Küçük çantasından çıkardığı hesap makinesini masaya koyarak, açma tuşuna basarak çalıştırdı ve yakın gözlüklerini taktı gözüne adam-cağız.

Eline aldığı çekin vadesini okudu ve başladı hesap yapmaya...
Resmen bir profesör gibi;
__ Dört bin iki yüz lirası gider bunun dedi adam-cağız.
Cevap;
__ Çok be abiiiiiii. Beş aylık çek.

__ İşine gelirse dedi adam-cağız. Risk aldığınıda ekledi sözüm ona sözünün sonuna.!

Kabul etti çeki uzatan. Elemanın hastası var, paraya ihtiyacı var diyerek.

Profesör edalarıyla kendinden emin, elindeki çekin resmini çekerek bir yere mesajla gönderdi adam-cağız.!

__ Tamam kabul abii. Ver gideyim işimi halledeyim dedi adam.

__ Çekinin resmini yolladım. Birazdan sağlam mı, sakatmı haberi gelir. Bekle az. Bir çay daha iç dedi adam-cağız.!

Çaylarını içiyorlarken, telefonunun mesaj sesi duyuldu adam-cağız’ın. Mesajı okuduktan sonra;
__ Tamam. Sağlammış senin çek dedi adam-cağız.!

Küçük çantasından çıkardığı bir deste para içinden, kuş kadar ettiği parayı sayarak uzattı çaresiz adama adam-cağız.!

Bir kafeteryada çaresiz bir adamı, kendini profesör ilan eden bir çakal! Özür dilerim adam-cağız, paramparça kırdı gözümün önünde.!

Çekini imzalayarak ciro eden kırılan adam eline aldığı üç kuruş ile uzaklaştı oradan. Orgazm olmuşcasına rahatlayan şerefsiz! Pardon adam-cağız;
__ bana bir orta şekerli kahve ver oğlum diyerek seslendi garsona.

Dakikalar sonra dayanamadım ve yanına yaklaşıp sordum.
Çek kırdın. Yani resmen tefecilik bu yaptığın dedim. Bir daha seni, burada din dersi verirken duyarsam yemin ederim pişman ederim dedim hafif bas sesle.

Cevap vermekte gecikmedi adam-cağız..
__ Yahu ne tefesi, paraya ihtiyacı vardı, yardım ettim. Ya çek ödenmezse? O zaman ben zarar edeceğim bunu biliyormusun.? Üstelik adam teşekkür etti gitti, sana ne be kardeşim?

__ Ulan az önce dünkü yürüyüş için Ce-ha-pe zihniyeti diye gevrek gevrek konuşuyordun, bu senin zihniyetin ne diye sordum elimde olmadan.

Kahvesini içmeden parasını ödedi ve siktirolup gitti yetmiş yaşındaki şerefsiz tefeci.! Pardon adam-cağız.!

Adam var yetmiş yaşında tarihe bir duruşu ile tablo oluyor, adam var yetmiş yaşında, tüyü bitmemiş yetimin hakkıyla ahkâm kesiyor.!

Ne diyeyim ulan? Bu memleketi bu hâle getirenlere?

Kolay olanı, dün ezberletileni söyleyeyim. Cumhuriyet Halk Partisi lideri Kemal Kılıçdaroğlu bir poz verdi cümle aleme. Öyle bir resimdi ki, tablo yapıp asacak kadar adil olan herkes gördü ve birbirine gösterdi. Bu bildiğiniz resimlerden çok farklıydı. Milyonlarca insanın bir kişinin duruşuyla poz verdiği, ÖZÇEKİMDİ.!

Ramak Kaldı /(Samim İGDE)