Ödünç alınan son kuruşla ödenen ilk kuruş arasında tabii muazzam bir fark vardır. goethe
sa
sabri ayçiçek

Talika,köstere ve nalbant Selahattin…

Yorum

Talika,köstere ve nalbant Selahattin…

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

698

Okunma

Talika,köstere ve nalbant Selahattin…


Nisan ve mayıs ayları Trakya’da otların bittiği,ekinlerin de ayağa kalktığı güzel aylardır.Her taraf yemyeşil ve tarlaların arasında kıvrılıp,giden incecik yollar…Bu arada yol kenarlarında biten kuzukulakları ve papatyalar ile buğday tarlalarını bir “kırmızı halı” gibi örten gelincikler de bir başka güzellikti.
Hele şimdi üzerinde Kayalı Barajı yapılan “Teke Deresi”nin suyuna girmek,orada ıslanmak ve atı koştura koştura dereden karşıya geçmek…
Şimdi gel de talikayı hayal etme.
O yollarda talikaya binip gezmek ve ata kamçı ile vurup “deh “demek ne büyük keyifti.Ama bizim talikamız yoktu fakat nalbant Selahattinlerin vardı.
Yabancı da değildi bize rahmetli.Halamın kocasıydı.
Geriye onu ikna edip,talikasını almak ve kasabadan yola çıkarak,Aşağıova,Eskibağlar,Yenibağlık ve Çeşmebaşı diye adlandırılan yerlere gitmek,temiz havada sağa sola yıkılırcasına “yalpa” yapan ama yıkılmayan tek atlı arabaya yani talikaya binmek bir eğlenceydi bize!
Eniştem bizi kırmaz,sadece karşılığında biraz kösterede alet bilemeyi isterdi…
Bunu seve seve kabul ederdik.
Talika,dört tekerlekli,yaylı ve tek atla çekilen arabaydı.Köstere ise hayvanların tırnaklarını/ toynaklarını kesen aletlerin bileylendiği yuvarlak ve büyücek taşın adıydı.40-50 cm çapı,10-15 cm de kalınlığı vardı.Ortasında da bir bağlantı demiri ya da çubuğunun geçeceği kadar bir boşluk!
Taşın oturduğu ilkel bir de ayakları vardı ,ki döndürülmesi için oturtulmuştu oraya.Ancak döndürmeye başlanınca,kesici aletler enlemesine yüzeye tutulur,işin “kaliteli” olması için de su dökülürdü.
Talikaya binmek karşılığında bu kadar “angarya” güzeldi…
Şimdilerde ne talika kaldı,ne de köstere…
Eniştemin mesleği bu olmasına rağmen,İstanbul Büyükşehir Belediyesinin İETT birikimden emekli olmak kısmet olmuştu rahmetliye.
Babam gibi de severdim.
Çok nazikti,bize dediği söz de ,dikkatli olmamız anlamında “Yavrum,yavrucuğum “idi çoğu kez!
1966 yılında aldığı küçücük bir arsası da vardı Bahçelievler’de.Yıllarca orada oturdular,çok ekmeklerini yedim ben de.
1990 ‘larda Yıldıztepe Bölgesine müteahhitler de girdi.
O küçücük yere,bedelini de ödeyerek bir apartman diktiler.
Enişteme,o güzel insana “jest” olması babından da adını “Nalbant Apartmanı” koydular!Eniştem Trakyalı,jesti yapanlar ise Erzurumlu idiler.
Sonra rahatsızlandı eniştem.Uzun dönem tedavi sürecinden sonra,5-6 yıl önce de aramızdan ayrıldı.
Bu Haziranın 18 ‘i “Babalar Günü”ymüş!
Rahmetli babam “Hasan Çavuş”u ya da “Doktor Hasan”ı yazılarımla andım burada.Çok da beğeni toplamıştı o makalem.
Şimdi de babamla birlikte,kendisi de “baba “olan enişteme bir saygı sunmak ve onu yad etmek için bu makaleyi kaleme aldım.
Teyzeler “anamızın yarısı olurlar” ya,niye eniştem de “baba yarısı gibi olmasın” demek istiyorum.
Saygıyla yad ediyorum hem babamı,hem de nalbant Selahattin’i.
Kendisi gitti ama adı İstanbul’da bir apartmanda kaldı yadigar!

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Talika,köstere ve nalbant selahattin… Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Talika,köstere ve nalbant selahattin… yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Talika,köstere ve nalbant Selahattin… yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL