0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
485
Okunma
Pişmanlık, ağır bir yük; ben taşımadım onu.
Başladım geriden ama öğrendim sabırla yürümeyi.
Siz önde sayılırken,
Ben sessizce kendimle yüzleştim,
Kendi karanlığımda bir ışık aradım.
Güneş bizim topraklarda erken doğar,
Ama en çok insanın içini ısıtır;
Sizde ise sıcaklık bir yanılsama,
Çünkü yürekleriniz buzla kaplı, kolay kırılan aynalar gibi.
Sabahları kahve makinesi değil,
Sobanın üstündeki güğümden demlenen çaydır bana hayatı hatırlatan.
O çayın tadı gibi, ağır ve gerçek.
Hatalarım var, elbet;
Ama korkaklık değil, cesaretle büyüdüm o hatalarda.
Sizde ise cesaret çoğu zaman yerine,
Boşluklar doldurulmaya çalışılır.
Siz izlersiniz, ben kendi yolumu çizerim.
Ve unutmayın, bazen en kırık aynalar,
En saf ışığı yansıtırlar.
---
Hayat, her kırık aynada farklı bir yansıma verir;
Kimisi parçalarını toplar, kimisi bırakır yerlere.
Önemli olan, hangi tarafı görmek istediğindir.
Ders almak, kabullenmekten geçer;
Kendinle yüzleşmekten, eksik yanlarını anlamaktan.
İnsan, en çok kendi kırık aynasında kendini tanır,
Ve orada büyür, dönüşür, özgürleşir.
Sizler, önden koşarken unuttunuz durmayı,
Bazen durup aynaya bakmayı;
Çünkü hızla gidilen yolda, en büyük kayıplar yaşanır.
Unutmayın, gerçek güç;
Yaralarını görmekte, onları onarmakta ve
Yeniden başlamaktır.
Ben geriden başladım, evet, ama ilerledim,
Çünkü öğrendim ki;
İnsanın en kıymetli zaferi,
Kendi karanlığını aydınlatmasıdır.
---