Sevgili Akıl Noksanı Dostlarım,
Akıllılar dünyasının gizemlerinden oldukça uzağız, onların her eylemi bize oldukça saçma geldiğinin farkındayım keza sizin için de aynı olduğunu zannediyorum.
Biz deliler için paranın, pulun, şöhretin ve makamın bir anlam ifade etmemesi, akıllıların şüpheci dünyasında oldukça tuhaf karşılanmaktadır.
Meclis adını verdikleri ve demokrasi oyunu oynadıkları bir salonda hepimizi ilgilendiren- ama bizden daha çok kendilerini ilgilendiren, koruyan ve kollayan- bazı yasalar çıkaracaklarını kavgalarından öğrendim.
Paralı dövüşçüler üzerine bahse girmiş insanlar gibi zekada sınır tanımayan ve kendini feylesof olarak gören akıllılar, cumhuriyeti kaldırıp yerine başkanlık sistemini getireceklermiş. Bunu ne için ve ne amaçla yapmak istediklerini sorduğumda deliler için anlam ifade etmeyen saçma sapan ve tutarsız akıllıca cümleler kurdular. Kurdukları cümlelerden hiçbir şey anlamadım.
Bu başkanlığın, bana ne faydası olacak, diye yüksek sesle söylendim. Büyük bir kalabalık aklımı başıma toplamamı söyledi ve üzerime yürüdü, az kalsın beni linç edeceklerdi.
Aklınızı başınıza siz toplayın, ben bir deliyim, toparlayamıyorum dememe müsaade etmediler bağırıp çağırdılar.
Tükürükler saçarak deli aklıma korku saçtılar.
Delilere saygı kalmamış diyerek hemen oradan uzaklaştım.
Sevgili Deliler,
Bu akıllı adını verdiğimiz insanlar artık bizim yaşamımızı tehdide başladılar. Onlardan olabildiğince uzak durun. Televizyon adını verdikleri akıllılar kutusuyla hopnotize olmuş gibi “başkan adını verdikleri bir adamla” mutlu olup onunla gurur duyuyorlar.
Ben size ücret almadan da başkanlık ederim, dedim.
Hem yurdumuzun başkana ihtiyacı acil mi?Terör sorunumuz, işsizlik sorunumuz, ekmek, geçim… başka başka birçok sorunumuz var.Bu başkan bunların hepsini çözecek mi, tek başına bu kadar işi nasıl halledecek, yorulmayacak mı, dedim.
Hiç kimse bunun cevabını bilmiyordu.
Sevgili Deliler
Akıllıların da bizim sorduğumuz soruların cevabını bilmediklerini öğrendim.
Hem çok mutsuz ve öfkeliler de yaşamlarından. Ve tüm akıllılar -bizim aksimize- kendilerinden ve birbirlerinden nefret ediyorlar.
Sevgili Deliler,
Bizim için sevgi ve özgürlük yaşamın en önemli ilkesi. Akıllıların ve doğanın yasalarında biz her kanundan ve sorumluluktan muafız. Onların dünyalarında yasalar ağır ve cezalandırıcı.
Hayali suçlar uydurup birbirlerini hapse atıyorlar.
Sevgili Deliler,
Size son bir sözüm var. Özgür zihninizi akıllıların dünyasından uzak tutun. Akıllılar dünyasında
“tutulma” adını verdikleri soyut bir rahatsızlık yaşıyorlar, bu hastalığın bize bulaşmaması için deliliğimize sahip çıkmalıyız.

Delice bir yaşam dilerim.

20.01.2017-İstanbul