Kılavuzu para olana her kapı açıktır. shakespeare
Aynur Baş
Aynur Baş

Yılanlar - Yılmayanlar

Yorum

Yılanlar - Yılmayanlar

20

Yorum

11

Beğeni

0,0

Puan

2324

Okunma

Okuduğunuz yazı 13.11.2016 tarihinde günün yazısı olarak seçilmiştir.
Yılanlar - Yılmayanlar

Yılanlar - Yılmayanlar


Sesindeki tonlamaya bakılırsa, duyduğum en az üçüncü seslenişi.
_Şarj aleti nerede?
( _Hasan’ın bıçağının durduğu çekmecenin üzerindeki tezgahın yanındaki prizde bırakmıştım. Yanlış hatırlamıyorsam... )
Bu günlerde hiç bir şeyi doğru dürüst hatırlayamıyorum ki. Daha fenası, hiçbir şeyi doğru dürüst unutamıyorum da. Hatırlayamadığım şeylerle unutamadığım şeyler arasında, gelip gidiyorum.)

Bir eli saçlarında, diğerini kapıya yaslamış;
_Şarj aletini, diyorum! Gördün mü?
_Mutfakta, dedim ya.
Dememişim. Desem, duyardı. Duysaydı anlardı. Anlasaydı öfkeli bakmazdı böyle. Başka bir şey daha sormak istiyormuş gibi. Yok, sormak değil, söylemek istiyor ve söyleyemediği o cümle canını yakıyor gibi bir bakış fırlatıp, gidiyor. Kendimi suçlu hissediyorum. Suçlu ve zayıf ve aptal ve zavallı...

Başarılarını, hatırladıkları kadar unuttuklarına bağlayan dahi kimdi sahi? Aman! Kimse kim. Doğru söylemiş adam. Bırak dahiliği mahiliği, normal insan olmak için bile o yetenek şart. Yine normal dedim değil mi? Normal nedir ki? Kekin normali nasıl olur mesela? Susamlı olursa normal, kuru üzümlü olursa anormal sayılmaz... Keyfine göre bir tanım. Üçü, beşi bir arada, kahve... Benim sevdiğim kahveler şekerden hazzetmez, sütten hoşlanmazlar bile. Sade güzeldirler. Ninem gibi. Oysa ninem sütü seven, şeker gibi kadındı.

-Yuh diyorum artık sana! Yuh! Başka da bir şey demiyorum, demişti dün telefondaki adam. Ondan öte söylenecek neyi vardı, nesi kaldıydı; bilmiyorum. Öncesini birlikte söylediğimizden, sonrasını merak da etmiyorum ama, yine de öyle suçlu ve zayıf ve aptal ve zavallı bırakmamalıydım onu. Kendime benzetmemeliydim. Gönlünü almalıydım. Geç mi kaldım? Sanmam. Salına salına yürüyen kızlar gibi usul usul ve narin basar o, adımlarını. Arkasından gelenin başını belaya sokacak türlü gidişleri vardır. Yetişirim nasılsa ve tutar öperim kalbini; tam kırdığım yerinden. Dağınık aklımın köşelerinde hatırının kırıkları kalmaz. İlk fırsatta hallederim.

_Burada da değil !
(Hasan’ın atletinin olduğu çekmecenin üzerindeki prize bak bi de. Dün orada görmüştüm sanki.)
Sanki....
Say ki.
Farz et ki...
Bul şu lanet olası aleti artık. Ya da gel topla boşları beynimden.Yerimden kalkamıyorum. Ne aralık içtim, bitirdim bunları ben? Ne aralık biriktiler bu kadar? Kımıldasam birine çarpıp, düşüyorum. Sesleme adımı, kayıbım. Uzaklığımdan gelemiyorum.

_Neredeymiş bil bakalım?
_ Çantanda mı?
Gülümsüyor mu ne? Sırf o böyle gülsün, gülebilsin diye, kaç gündür bu evde saçmalayıp duruyorum ben. Ki dilimin altında, kurşun gibi sustuklarım...
_Hı, çantadaymış.
İyi diyorum. Aranan şeyin bulunması ne güzel.
Son dediğimi duymaması gerekiyordu. Duydu. Yine öyle bakıyor yüzüme. Canı yanıyormuş gibi. Dişlerini sıkarmış gibi... Kendimi güçsüz hissediyorum. Güçsüz, zayıf, aptal ve kandırılmış ve bırakılmış ve eskitilmiş ve atılmış ve kaybedilmiş...

_Ne yazıyorsun?
Yazmıyorum, diyorum. Okuyordum.
_Ne okuyorsun?
_Yılanları.
_?
_Yılanları ve yılmayanları okuyorum.
Onun sabrınn eşiği benim acı eşiğimden de düşüktür. Hep öyleydi. Bundan sıkça yararlandım galiba.
Unuttuğunu varsaydığım sorusuna cila çekerken;
_Zirvesinde olurlarmış zehrin diyorum. Kabuk değiştirirken en tehlikeli zamanlarıymış yılanların. Biliyor muydun?
_Peki ya yılmayanlar, diyor. Sizin ne zamanmış, tehlikeli zamanınız?
Beklediğimden daha küçük tokat bu. Kolaylıkla savuşturabilirim.

Annem benim benzediğimi söyler babama, ama bence o, boşverişleriyle, küstahlığı okşayan zekasıyla daha çok benziyor. Bir evetinin içine onlarca reddi, tek bir hayırının içine yüzlerce kabulü sığdırabiliyor. Ya ben? Bir saliseye kaç doğum sığar, akrebin yelkovana değdiği yere kaç ölüm düşer, sayamam bile. Üşenirim. Yanılırım. Yanıtlarım silik düşer, sorularım titrektir benim. Kelimeler daha aklımdan geçerken titrerim. Bu günlerde dilim de sürçüyor. Harfleri kontrolüme alamıyorum. En fazla da esnerken. Ağzımdan çıkanı iki elimle zor tutuyorum.

_ Aşıkken diyorum. O yüzden sadece sevdiklerimiz kandırabilirlermiş bizi.
_Hıı, diyor; bilmiş bilmiş gülerken yine, Sizin ki yanılmak falan değil, düpedüz cesaret ödülü.
_Öyle görünüyor diyorum. Düşünsene, kendinden bile korkanlar, neye inanabilirler? İnsan inanmadığını nasıl sevebilir ki?
_Onların da akla yatkın mazeretleri vardır elbette, kendilerine sormak lazım.
_Sordum.
_Neymiş?
_Yaraları, diyorum. Bizden kalan yaralarıymış, soyundukları.




Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Yılanlar - yılmayanlar Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Yılanlar - yılmayanlar yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Yılanlar - Yılmayanlar yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Destina
Destina, @destina1
20.11.2016 05:55:07
Aslına bakarsanız çözüm sadece kendimizde neye inanmak istersek onun peşinden gideriz. .belikde iyidir bazen herşeyi es geçmek..

uykusu kaçanlara da iyi geliyor üstelik bu yazı.. tebrikler
Turgay COŞKUN
Turgay COŞKUN, @turgay-coskun
20.11.2016 05:18:53
Şarj aletinin yerinin tanımı, zincirleme isim tamlamalarına bile nal toplatmış.
Kalem usta ya; cümlelere nal da toplatır, nalı çakacak çiviyi de...

Hasan'ı boşverdik sonuna kadar; gerçi öykü de pek aldırış etmeyip boşlukta bırakmış. Ustalık da burada zaten... Her öykünün finali; biraz güneşli uzaklara bakıp, güneşten sakınmak için elini alnına siper yapıp ufukta belli belirsiz durmalı değil mi? Bir zahmet okur da biraz kımıldasın; ki hareket berekettir.

Ben öyküde Hasan'ı ararken, en çok aletin bulunuşuna sevindim. Ya bulunmasaydı?

Kutlarım ustayı...
Öykülerin dahası bekler bizleri.
Nicelerine...
Hasan Yaylacı
Hasan Yaylacı, @hasanyaylaci
15.11.2016 16:54:54
İşte bütün mesele burada:
İnsan inanmadığını nasıl sevebilir ki!
tereddütleri at, olmaz ama mecburumları at geriye sadelik kalsın. Netlik kalsın. Tavır belli ise korkma. Sağa sinyal verip sola dönen ve arka cama üstüne üstlük "sıkıntılı""arızalı" yazdıranlar varya 3, sayfa kahramanlarının en yoğun segmentidir. Kelimeleri dönderip başımızı döndürüyorsun ama yine de sağ çıkıp savaştan bir yorum döşeniyorum. Seni yormuyor yorumlarımız, yazılarının bizi yorduğu kadar. Kısaca de işte. İnanmalı ve sevmeli
Fekat kalemini okumak bir zevk
Alzheimere de iyi gelir düşüncesindeyim, bir nevi bulmaca çözmek gibi
Ustam vitesi boşa almadan devam
Severek seni takipteyiz
Çokça tebriklerimle
Yine yakışmış güne
su_misali(Gülhun Ertilav)
su_misali(Gülhun Ertilav), @su-misali-gulhunertilav-
15.11.2016 11:51:20

güzeldi

güne yakışmış

kutlarım, sevgilerimle

glenay
glenay, @glenay
15.11.2016 00:02:38
Kendini okutturan güzel bir yazı.

tebrikler,

sevgilerimle..
savrulmalar
savrulmalar, @savrulmalar
14.11.2016 23:53:00
insan okurken huylanıyor,lan yoksa bu ısmarlama bi yazı mı dövdüğümüz hatunlar tarafından diye...Ürkütücü ama güzel...
Yahya Oğuz
Yahya Oğuz, @yahya-oguz
14.11.2016 23:29:38
Hasan çok kötü bir şey yapmış belli, kadın karakter ise çok gerçekçi, aşkı kızgınlığını yeniyor. fakat bir taraftan da bütün kırılmış insanlar gibi içinde söyleniyor yine de kırgınlığını davranışlarına yansıtmadan edemiyor. belki de bu olay gerçekten yaşanmıştır. çok tebrik ederim
küsss
küsss, @kusss
14.11.2016 23:20:44
Yılandan korkmam, yılmaktan korktuğum kadar ya da yıkmaktan korktuğum kadar diyor sanki satırlar. Aynur'a katılıyorum, bazı yerler kör nokta adeta, hani biraz uzaklaşın da bakın der gibi.. ve elbet unutmak bazen ne güzel bi nimet..

Cok guzeldi, tebrikler ve teşekkürler..
Aynur Baş
Aynur Baş, @aynurbas
14.11.2016 19:31:53


Aynur Baş tarafından 11/14/2016 7:32:43 PM zamanında düzenlenmiştir.
Ayşegül AKDAĞ BARUTÇU
Ayşegül AKDAĞ BARUTÇU, @aysegul-akdag-barutcu
14.11.2016 18:20:39
Şairane bir anlatım :)
Aynur Engindeniz
Aynur Engindeniz, @aynurengindeniz
14.11.2016 16:50:15
Hasan soru işareti gibi kıvrılıp kaldı finalde. Kim olduğunu, neden bu kadar önemli olduğunu düşündüm. Bu kısım okura bırakılmış. Herkes kendi Hasan'ını uyduruversin hikayeye artık.
Her hafta okusam bıkmayacağım bir kalemsiniz. Ama çok ara verdiniz. (Eğer ben kaçırmadıysam) Umarım daha çok yazarsınız.
Sevgilerimle.

meselci
meselci, @meselci
14.11.2016 14:29:23
Tam gün yazısı.
Okunaklı ve dokunaklı satırlar.

Hep güzel yazman ve tabiki bizimle paylaşman dileğiyle.
Nermin Kaçar
Nermin Kaçar, @nerminkacar
14.11.2016 14:03:37
Uçurumdan düşerken birden bir agac dalına asilir ya bir insan onun çaresizliği, aynı zamanda umudu hisseder gibi gelgitler vardı oykunuzun. Okunmaktan büyük keyif ald ve hep elinin altında okunacak bir yazi olacak. Tebrik ediyorum. Sevgilerimle.
Bedri Tokul
Bedri Tokul, @bedri-tokul
14.11.2016 13:50:04
Neymiş konu?
Şarj aleti nerede?
Öyle değil işte.
Ustasının kaleminden böyle güzel bir öykü çıkabiliyor.
Tebrikler. Teşekkürler.
deniz-ce
deniz-ce, @deniz-ce
14.11.2016 07:07:15
Sen ne güzel yazıyorsun.
Gereksiz tek bir sözcük yok.hemen sıkılan ben az daha sürseydi istedim okurken.
Sevgiler canım...
Oya gedik
Oya gedik, @oyagedik
14.11.2016 01:00:09
Yılanlar yılmayanlar. Başlık ilgimi çekti, Aynur Bas. Yazarımız yazmissa Gelde okuma. Telasli ve yorgun bir gunden sonra kaleminizin izlerini okumak güzeldi. Yarın çıkacağımız yolculuk var. Eşim durmadan soruyor sigaraları valize koydunmu , ruletin mamalarıni aldın mı.? Evet evet evet ,yılanlar yilmayanları o güzel yazınızı okuyup bitirene kadar yılmadan okudum.ve dinlendim .tebrikler sevgiler. ..


Oya gedik tarafından 11/14/2016 1:03:14 AM zamanında düzenlenmiştir.
Kemnur
Kemnur, @kemnur
14.11.2016 00:21:01
Güzel paylaşımınıza ve yaşattığınız okuma keyfine teşekkürler... Tebriklerimle... Saygıyla
Emine UYSAL (EMİNE45)
Emine UYSAL (EMİNE45), @emineuysal-emine45-
13.11.2016 17:20:57
10 puan verdi
Merhaba Aynur, yazinin baslığı dikkatimi cekti. Daha ilk cumlede yazar gibi ben de Hasan'ı düşündum. Bıçağının yerini herkes bildigine göre evde özel bir yeri var. Ya da yazar ona çok deger veriyor ki diliyle konusurken duygular giriveriyor araya ve böyle duygusal bir yazı çıkıyor ortaya.

Güzel. Tebrik ederim.

Sevgilerimle.
Nar-ı Çiçek
Nar-ı Çiçek, @nar-icicek
13.11.2016 15:23:31


Bir aynada yansıyan kalbinizi yüzünüzdeki çizgilere benzettiniz mit hiç. Ya da çalan bir şarkının nihavendine takıldı mı aklınız..

Ya da bir yazıyı okurken sizin ki hariç tüm koltukları boş olan sinemada buldunuz mu kendinizi ansızın.

Yazınız en son cümlemdeki gibi hissettirdi. Oturup tüm yorgunluğumla izledim cümlelerinizi.


Teşekkürler değerli kaleminize.
Sevgilerimle.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL