Bir zamanlar çok modaydı, şimdi de var mı bilmiyorum, biri bir yerde suç işledi mi, filanca dayım olur, fişmekan amcam olur, eniştem olur, teyzem olur, baldızım olur, Allah ne verdiyse artık sallar giderdi...

Bunların arasında amcaya bir şey dediğimiz yok, niye; Çünki amca kişinin kendisi ile aynı soyadını taşır genellikle...Lakin dayı girdimi işin içine her şey altüst oluyor...


Trafik Polisi alkol muayenesinde; adam zil zurna sarhoş hal ve hareketlerinden de belli. Adam’’Emniyet Genel Müdürü benim yakın akrabam, dayım olur’’dedi mi Trafik Polisi apışıp kalıyor. Hele hele akraba olmadığı halde, bir devlet büyüğü ile adamın soyadı birebir örtüşüyorsa, memur iki arada bir derede kalmayıp da ne yapsın?


Adam büyük ihtimalle İşkembe-İ Kübra’dan hem de desteksiz atıyor. Ama Trafik Polisinin de aklına gelmiyor değil’’Ya gerçekten dayısıysa bu adama fazla dayılık yapmamak lazım.’’ Dayı dedin mi biz de anne yarısı derler öyle değil mi?


Adama vergi cezası gelmiş, bir bakıyorsun, iki gün sonra bir şekilde, maliyecilerle anlaşmış, vergi cezasının dörtte birini ödemiş. ’’Falan fişmekan vergi dairesinin müdürü dayımdır, ona gittim bir torpil koydu, ben çayımı yudumlarken odasında bizim ceza düştü de düştü’’...Havasını atıp durur herkese...


Bazen de böyle küçük beldelerde kasabalarda olur buna benzer şeyler. İnsanların hepsi orada birbirini tanır, iciğini ciciğini bilir. Adamın babasının şöhreti kötüyse, sordular mı babasının ismini söylemek istemez, ben filancanın oğluyum demez.’’Filangillerin İsmail var ya İsmail o benim dayım olur. Falangillerin Hüseyin eniştem olur.’’diye geçiştirir. Lan oğlum biz babanı sorduk, eniştenle dayını ne karıştırıyorsun...


Ufak fıkramsı bir anekdot ekleyelim.’’Katır’a sormuşlar baban kim senin? cevap vermiş At dayım olur’’...