Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
sa
sabri ayçiçek

Toplumsal uyanış hayatı zorluyor!

Yorum

Toplumsal uyanış hayatı zorluyor!

3

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

604

Okunma

Toplumsal uyanış hayatı zorluyor!

1970 yılı Haziran ayıydı.
Sendikaların önemli direnişleri olmuş ve o zamanki Genelkurmay Başkanı Memduh Tağmaç,bu durumu şöyle açıklamıştı:(Dün gibi de aklımda)
-Sosyal uyanış,ekonomik gelişmeyi aştı.
Bu mealen şöyle demekti:Bir yolu bulunup,bunun "durdurulması" şarttı!
Aynen öyle oldu,1971 Martında bir "müdahale" ile meşru hükümet alaşağı edilivermişti ve bunun adı da tarihe 12 Mart Muhtırası olarak geçmişti.
15 Temmuz 2016 gecesinde de benzer durumu gördük.
Toplumsal uyanış hayatı zorluyordu!
Ve Türkiye gibi "devlet geleneği" olan ülkede bile gerek Cumhurbaşkanının,gerekse de Genelkurmay Başkanının en yakınına kadar "darbeciler" sızabilmişti.
İşte halkta en büyük infiallerden biri de buydu.
Nasıl oluyordu da,bir örgüt bu "mevkilere" kadar gelebiliyordu ?
İşte bu ve benzeri sorular,devletin yeniden yapılandırılmasının şart olduğunu kamu vicdanına gösterdi.
En azından ben böyle düşünmekteyim.
Adının ne olacağı /olması gerektiği bu noktada pek de önemli değil,lakin devletin yeniden yapılandırılması ve sızmalara karşı donanımlı hale getirilmesi gerekiyor.
Bu da işinin ehli olan,sivil iradenin önemini kavrayan ve demokrasiyi içselleştiren "kamu görevlilerinin" varlığıyla mümkün olacaktır.
Mevcut mekanizma sonuç itibarıyla bütün bunların doğmasına sebep oldu.Bu yapıyla yol almak artık mümkün değil.
İşte bunların tartışılması ve ortak aklın devreye sokulması zamanıdır.
Eski devlet "faş oldu" diyebiliriz ya da "Kral Çıplak" denebilir.Zaten tankın önüne ölümüne yatan ve bu uğurda "241" şehit veren insanımız bunu haykırdı da.
Yapılması gereken hem değerlerin hem de mekanizmaların konuşulmasıdır.Unutmayalım ki Amin Maaoluf, "Ölümcül Kimlikler "adlı kitabında net bir şey söylemektedir:
-Demokrasilerde,kutsal olan mekanizmalar değil,değerlerdir!(S/125)
Demokrasilerde üç sistem de meşrudur,birinin varlığının tartışılmasının "savaş sebebi" sayılmasının mantıki bir yanı ve geçerliliği yoktur.
Ayrıca esas önemli olan "nasıl bir ülkede/ Türkiye’de yaşamak istiyoruz?"
sorusuna cevap aramak ve bulmak olduğudur.

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Toplumsal uyanış hayatı zorluyor! Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Toplumsal uyanış hayatı zorluyor! yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Toplumsal uyanış hayatı zorluyor! yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Dilek USTA
Dilek USTA, @dilek-usta
26.10.2016 14:59:39
Geçmişini anlamayan, onu bir kez daha yaşamak zorunda kalır.
Edward Hallett Carr
Dilek USTA
Dilek USTA, @dilek-usta
26.10.2016 14:55:50
"Nasıl bir ülkede/ Türkiye’de yaşamak istiyoruz?"
Cevabı çok basit değerli kalem...
Cumhuriyet bizden “Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister.”
Bunun ise tek cevabı.. TAM BAĞIMSIZ,ÖZGÜR BİR TÜRKİYE yaratmakla olur......
Lakin, gidişat aksi bir istikamete doğru olduğu için, köleleştirilmiş oligarşik bir düzenin mutsuz ve umutsuz vatandaşları olarak yaşamaya mahkumuz gibi görünüyor... TABLO ÜRKÜTÜCÜ... Selam ve sevgilerimle
sami biberoğulları
sami biberoğulları, @samibiberogullari
25.10.2016 23:52:41
Değerli Üstadım.

Bu gün başkanlık sistemi denen bir sistemin - Mecliste 367 oyla kabul edilse bile- kamuoyuna sunulmasından yani referandumdan bahsediliyor ama maalesef başkanlık siatemi nedir, artıları nelerdir, eksileri nelerdir bilenimiz yok.

1982 Anayasasında da bçyle oldu. İçide ne olduğunu anlamadan sırf Kenan Evren akan kanı durdurdu düşüncesiyle %92 gibi hiç bir ülkede görülemeyecek bir çoğunlukla ''Evet'' dedik. Daha sonra da %100 çoğunlukla evet dediğimiz bu anayasaya '' Cunta anayasası'' Demeye başladık.

Bu durumları bir daha yaşamayalım. Nedir başkanlık sistemi 18 yaşındaki çocuk da anlasın. Çünkü onlar da oy kullanacak.

Selam ve sevgilerimle.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL