3
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
695
Okunma
Evrenin bilinen en düzenli ve en karmaşık nesnesi beyindir.Dışarıdan-içeriden gelecek
hareketlere vücudu uyarlar.Binevi asli kontrol noktasıdır.Aslında herşeyimizdir.
Beyinin %100 ünü kullanıyoruz.Evet yanlış okumadınız tamı tamına yüz’de yüz’ünü.
Hatta uyku halinde çok daha aktiftir ki
bizler kendimizde uyuma ihtiyacını hissettiğimizde,aslında bu beyinden gelen bir uyarıdır ve aynen şöyle der:’Beni dinlendir.’
Yani vücudumuzu değil,beyinimizi dinlendirmek için uyuruz.Ve mekanik olarak yüzde yüz oranla kullandığımız beyinimizi
kapasite olarak belki de hiç kullanmıyoruz.Çünkü beynimizin kapasitesini bilmiyoruz.
Yapılan hiçbir araştırmada sanırsam bunun cevabını asla vermeyecektir.
Neden böyle diyorum?Çünkü;hafızamızın yani;beyin kapasitemizin sınırı yoktur ve sınırı olmayan bir şeyi
ne kadar kullandığımıza dair bir oran vermek yanlıştır.
1907 de William JAMES ilk kez beynimizin yüzde kaçını kullandığımız konusunda birkaç yazı yayınlar.
1936’da ise Don THOMAS HOBBES adlı kitabının önsözünde
WATSON’u kaynak göstererek beynimizin %10’unu kullandığımız terosini ortaya atar.Ki bu yanlış bir bilgidir.William JAMES hiçbir
zaman bu şekilde bir iddia ortaya atmamıştır.
Yani Don THOMAS’tan kalma bir bilgi kirliliği var ki hala bazı kesimler tarfından kabul görmekte.Bilgi kirliliğinden ziyade WATSON’unda adını karalamış olsa gerek.
Çünkü bu konuda Don THOMAS adı pek geçmez.Beyin gerçekten araştırılması gereken harika bir hazine.Hazine diyorum çünkü araştırmaya başladıkça gerçekten yeni yeni zengikler keşfediyorsunuz.
Ve şimdi neden beynimizi hem reel,hem mekanik,hem de içsel anlamda tekrar keşfetmiyoruz???