4
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1080
Okunma

Şiirde metafor denilen gereç, hem iğretiliği ve hem de istiari hali ile mistik ve ortaçağ estetiği bir kavram olmalıdır.
Neo dediğiniz zaman ise; çok fazla bir şey değişmiyor.
Restoreyi, restore ediyorsunuz...
Postmodernitel şiir ve neo (yeni kategorideki akımlar bağlamı) arasındaki devinim, zıttın zıttı mı yoksa başladığı yere dönen ve devinen bir duyumsal açı (bakışları) toplamını mı veriyor, üzerinde dikkatle durmak gerek.
Özellikle yeni kategorik (neo) şiirlerin (ni)rengi ve imgelem noktaları, gizli ve kriptolojik kavramlarla örgülenmiş.
Birikim olmadan bilinç olmuyor, ki bilgi diyoruz.. bilmektir; bilmeye veya ’bilim’e ekliyorsunuz.
İmgesel birikimi kastetmiyorum, temelinde kavramsallığın bilinci olmayan birikime takılıp kalmaya dikkat çekiyorum.
Çok tekrar etme gereği duyuyorum, uyarmak pekiştirmeye girizgah yolu oluyor.
Kimse dikkate almıyor ama bu durum nesirden fazla, en çok da şiir için geçerli....
Şiiri salt imgesel-duygusal ayarı ve ölçüt vezinselliği tutturulmuş ironi sanmak ve bu bedestenden satmak gibi bir yanlışımız var.
Yeni aklımlı şairlerin ürün yeniliği, devrimci ve toplumcu olmaktan ziyade bir ulus estetiğine, farkettirmeden başka bir kültürel hegomonik dayatmayı sanat (estetik-diyalektik dengesi) diye satmak yolu oluyor.
Şiirin düşünsel-ritüel örgüsünü temellendirmeden, retorik-duyumsallığını asal hale koyamıyorsunuz.
Ahmet Kutlu Ayyüce
28 Eylül 2016