BATI CEPHESİ ve YERLİ İŞBİRLİKÇİLERİ AYNEN BİLDİĞİNİZ GİBİ:

Tarihte Batı hep hesapçı, kitapçı ve kurnaz olmuştur. Yani meşhur deyimle; “ Batı cephesinde değişen bir şey ” yine yoktur. Olmayacaktır da !

Batı, bugünde hesapsız ve kitapsızdır. Hiç olmadığı kadar futursuz, bildiğini okuyan, tek kutuplu dünyanın tek tabancası, patronu, hegomonu olarak...

Ve dünün Osmanlısı gibi bugünün Türkiye Cumhuriyeti’de, Batı karşısında daima ama daima ( 1919-1938 Atatürk dönemi hariç ) hesabını, kitabını bilmeyen, savruk, basiretsiz “ön”görü“/son”görü ve hatta “tam”görü sahibi olmak yerine “kör”görü uzmanı yöneticilerin elinde savrulmuş ve gafildir !

Nasıl görülmüyor, görülemiyor, anlamak mümkün değildir?!

Herşey aynı, adım adım aynı, tezgah tezgah aynı, aynı olmayan tek şey, ortada doğrudan bir Batı askeri işgali, silahlı gücünün olmaması halidir.

Acaba bu ne zaman olacaktır?

Tarihsel süreçteki karşılaştırmalarda; uymayan, örtüşmeyen bölüm ve kısım burasıdır?!

Osmanlı’nın çöküşü; İngiliz, Fransız, Rus, İtalyan emperyalizmi askeri, silahlı gücü ile savaşlar ve işgaller şeklinde başlatılmıştır.

Sonraları Ermeni, Yunan, Rum, Kürt işbirlikçi ve gerici güçlerin, yani iç sömürgenin dış sömürgenle çıkar birliği şeklinde devreye sokulmuştur.

Bugün ise önce iç sömürürünün işbirlikçileri sahnededir.

Demek ki; IV.kuşak savaşları dedikleri menem uğursuzluk bu olsa gerektir?

Şimdi eskilerin deyimiyle ” pehlivan tefrikası ” gibi uzun uzun sürdürdüğümüz yazımızdaki olan biteni toparlayalım. Konuya birde entelektüel alt başlık bulalım ki havalı olsun(!)

Dış Borç Sorunsalımızda Olan Bitenlere Dizge desek, bayağı güzel ve havalı duracak sanırım.

Dış Borç Sorunsalımızda Olan Bitenlere Dizge :

Şimdi kısa hatırlama ve hatırlatmalarla “olaylar ve insanlar” veyahut olaylar ve kahramanlar, kim aslında kimdir ya da, bunlara bakalım.

Olay 1- İlle de “ Reform ” isterük(?!):

İlk örneği 1850 de başlamış, günümüze kadar bizim yazı örneğine benzeyeni şeklindeki pehlivan tefrika ”reform”ları, ister ha isterler batılı sülükler! Kahramanlarımız ise; İngiliz “Büyükelçi Lord Straford Canning” ve “Sultan Abdülmecit”tir.

Günümüzdeki benzeşmeyle “ Canning ”giller familyadan Pearson, Fogg, Wolfowitz ile bizim geriye doğru son dört beş hükümet/meclisin “ icraatın içinden ” durumları olarak anlayabilirsiniz.

Yani 2007’den geriye doğru, 1995 “Gümrük Birliği” katılım kararını çıkaranlara kadar.?!

Bu “reform isterük” ve cevaben de; tabi ki “ dünyaya entegre olup ” neo liberal piyasa tanrısı “ görünmeyen el ”e (hadi oradan sen de, o da neyse) tapınacağız durumu ayni ile vakidir!

Meşhur Hill’in "iç ve dış "ya da " merkez-çevre " diyagramı ile ” rant teori ” sentezi arası bir şeyin, bilimsel sınama ile doğrulanması halidir

Devam edecek..

Göktürkmen
A.Kutlu Ayyüce