HERKESİN YAPTIĞI İŞLER

Hayatta başarı, herkesin yapabildiği işleri yapabilmekte değildir , Asıl başarı zor olanı , hiç kimsenin yapamadığını yapabilmektedir.
Yemesini herkes bilir çatalla veya elle , asıl önemlisi işin mutfağında olmak , pişirmesini bilmektedir.Yeterlilik sonradan öğrenilir ama yetenek doğuştan gelir ve gelişebilir hepsinden önemlisi bir iş başarabilmek için , inanan, koca bir yürek gereklidir.
Mono lisa tablosu bir tanedir , Pisa kulesi eğridir boynu büküktür ama yinede durur ayakta yıllardır fizik kurallarına aykırı durur ,
herkes çalım atar , ama messi gibi değil herkes hızlıdır ve gol atar Ronaldo kadar değil,
herkes takım çalıştırır ama fatih terim gibi sonuçlar alamaz,
herkes şarkı söyler ama İbrahim Tatlıses bir tanedir.
Her insan aşık olur ama herkes mecnun olamaz ,
herkes saz çalar türkü söyler ama aşık Veysel olamaz,
her insan mahkum olabilir ama hepsi tatar ramazan olamaz ,
herkes hakim olabilir ama hepsi adil olamaz ,
herkes elbise diker ama sarar gibi dikemez,
nasıl ki terzi kendi söküğünü dikemez ise , her insan hatalarından ders alıp , hatasız kul ( Orhan abi) olamaz .
Herkes don kişot gibi hesapsız işler yapabilir, saldırır yel değirmenlerine ama herkes bir Robin Hood olamaz .
Her yerde dondurma yapılır ama Maraşın ki gibi olmaz.
unutmayalım büyük eserler, büyük beyinlerin, iyi eğitilmiş bireylerin ürünüdür.
Aziz Sancar türkiyede yaşasa nobeli alamazdı, nedeni iyi bir doktor olduğu duyulunca muayene ücreti mukabilinde çalışmalarını yapardı , bilimsel araştırmaya vakti kalmazdı , otuz üç yıl bekledi , sabrının karşılığını aldı . bizde bizlerde sabırsızlık gömleğini çıkarıp sabrın gömleğini giymeliyiz ; pes etmemeliyiz sonuna kadar mücadele etmeliyiz.
Yunus emre otuz yıl dergahına odun taşır ve bir tek eğri odun getirmez , bunun üzerine sorarlar , “eğrilerin yeri yok dergahımızda” der , “Yaradılanı hoşgörürüm Yaradandan ötürü”der , bir olalım, işi yola koyalım sevelim , sevilelim dünya kimseye kalmaz der .
Türk milletinin yüzde altmışı aptaldır dendiğinde , , neden yüzde kırkın içinde olmadığımızı sorgulamak yerine , yüzde altmışın içine kendimizi koyup kabul edip , insanları yakmayalım , malı pahalı satmayalım , Hacı Bektaşi velinin dediği gibi “elimize ,dilimize, belimize sahip olalım.
Eşlerimizin bizlere tanrının bir emaneti olduğunu bilerek yaşamalıyız. Tek eşliliği savunalım kadınlar bir gül bahçesindeki güldür dalından koparmayalım, hayattan koparmayalım . Akşam olunca evimizin yolunu tutup , kaynayan tenceremizden bir tas sıcak çorbamızı içelim , televizyon unumuza bakalım ama hep aynı kanalı seyretmeyelim. Çocuklarımızın hal ve hatırlarını soralım , ceplerine harçlıklarını koyalım , tasarruf yapalım kara gün için , vatanımızı koruyalım canımız pahasına , vergimizi verelim , oyumuzu kişisel menfaatlerimiz göz önüne alarak değil memleket için en uygun olan kişilere verelim, secim barajlarını karşı çıkalım , Milli iradeye değil tek adamlara karşı çıkalım , Hitleri ,Mussoliniyi unutmayalım, kredi kullanmayalım , kredi kartı kullanmayalım , atalarımız dediği gibi ayağımızı yorganımıza göre uzatalım.Kısaca insan olalım başka bir şey olmaya gerek yok , eğer insan olabilirsek…!