Birileri Yapar Diğerleri Konuşur

"Birileri yapar, diğerleri konuşur!" Bu kalıba dikkat! İyiler yapar, kötüler konuşur; bazı da kötüler yapar, iyiler konuşur! Ama ayrıntı şu her zaman, yapan konuşulur! Yani yapan, aktif; konuşan, pasiftir! İyilik için de kötülük için de durum böyle...

İyi bir şey yapanında yanında veya karşısında konuşan olur; kötü iş yapanında yanında veya karşısında konuşan olur!
Burada “Yapmak” aktif, “Konuşmak” pasiftir!
Bir iş yapıldığında, iki tür “Konuşucu” ile karşılaşılır!
Destekleyen ve övenler, “Yancı” konumunda; köstekleyen ve yerenler, “Karşı” konumdadır! Yapan aktif, konuşan da pasif konumdadır!

Yapılan şeyin “İyi-kötü” kapsamı zaten kişiye izafi olacaktır! Bir fetih konunda kale içindekiler için “Fetih”, felaket olacak; kuşatma yapanlar açısından “Fetih”, zafer olacak!
Yani şu olacak; kaleyi kuşatıp alanlar, yaptıkları “Fetih” ile övünecek ve gelecek nesillere kahramanlıklarını övünerek anlatacaktır! Diyelim ki bu aşamada iken bir başka kuşatma ile karşılaşıldı ve kale, kuşatma altında olduğu için (Daha önce olduğu gibi hani vakti zamanında içeride olanlar kaleyi kuşatmıştı da diğerleri inim inim inliyordu ya, benzer hal!) kaledekiler sıkıntı yaşar ve yakınmaya başlar! Burada “Birileri yapar, diğerleri konuşur!” Yani yapmak, aktif; konuşmak, pasif olur!

Bir aktivite yapan için iki tür pasif karşılık çıkar! Aktiviteye taraf olanlar, övgü ve yancılıkla pasif karşılık verir! Aktiviteye karşı olanlar ise yergi ve yakınmalar ile pasif karşılık verir! Burada da “Birileri yapar, diğerleri konuşur!”

İyiliğin övülmesi de kötülüğün yerilmesi de ikincil pasif bir durumdur! İyiliği veya kötülüğü yapan açısından zati olarak bir aktiflik vardır! Bazıları, zalimlerin zulümlerini devamlı zikrederek yani konuşarak ya da paylaşarak kendi siyasal yanlarına veya inançlarına taraftar çekmeyi amaçlamış olabilirler ama bu çelişkiye dikkat "Birileri yapar diğerleri konuşur” Yani burada zalimler yapar, acizler konuşur! Veya da sızlanır! Bu durumda sızlanmanın bir faydası olmaz, bunu sızlanan da bilir ama perde arkasında kendini tatmin etmek veya kendi tarafını belli etmek amacı saklıdır! Geçmiş zaman kahramanlık ve fetihleriyle övünen toplumların, şimdiki zamanda, zalimlerden yakınıp sızlanması da bu anlamda! Zalimler, zulüm eder; birileri de bu zulümlerden yakınır, sızlanır! Başkaları da bu yaptıklarıyla övünür ya da yancıları onları över! Mantık aynı mantık! Yani demem o ki zalim, yakınanların sayesinde zulmünün reklamını bedavadan yapar!

Son tahlilde; gevezeliğin, yancılığın veya yakınmanın hiçbir faydası olmaz! Elinden geliyor ise bir iyilik, sen yap; diğerleri lehte veya aleyhte konuşsun! Bal yapmayan arı gibi vızıltı çıkarmanın faydası olmaz!

Selametle,
Ahmet Bektaş