Bir yumruk kadar küçük bir kalbin mi ?
Nasıl çalıştığını bilmediğimiz bir beynin mi ?
Hangisinin büyüklüğü vardır ?

Nefse veya iyiliğe,savaşa veya barışa çalışan bir akıl..
Sadece bu dünya için yaratılmış.

Kimi için,Allah’ın doğru yolu bulmak için verdiği,
Kimi için,patlamadan oluşmuş bir dünya ve onun oluşumu
Kimi için,ülke ve evini korumanın yolu
Kimi için,dünyanın derinliklerini keşfetmenin düzlüğü
Ve daha tarif edemediğimiz mantık ve derinliklerde bir oluşum.

Aklın...
Kimse içinden ne geçirdiğini bilmiyor,
Ne hamle yapacağını bilmek biraz zor,
Bir adım atmak için bile ayaklara verdiğin komut olarak tarif ediliyor..

Akla ulaşmanın sırrı...
Ya çok kitap okumaktan,
Ya tecrübeden,
Ya çok satranç ve strateji oyunları oynamaktan geçiyor..

Ancak kapalı bir kutu olduğunda kişiliğin ve aklından geçen düşünceler analiz edilemiyor,
fakat bir kutu olup insan içine girmekte zor..
Senin düşündüğünü onlar da düşünüyor...

Sahi ya,herkes biraz akıllı olduğunu düşünüyor
Kendi çapında dahi olsa akıllı olmaktan eminlik..
Bir insana göre gülünç bir cesaret...

Ne kadar çabalarsan çabala..
Bir gün küçük aklın ufakta olsa birileri tarafından analiz ediliyor...

Ya Ruhun...
Hayallerini tam olarak anlayıp,resmedebilen bir canlı varmı ?
Sana rüyalarının saniyelerini an an yaşatan biri ?
Boş gülümsemelerin,gereksiz hüzünlerin ..
Yaptığın şarkıların,
Yazdığın şiirlerin,
O kafaya inebilen oldu mu hiç ?

Kalbine öküz oturduğunda,canın yandığında ..
Onunda canının yandığını aynı şekilde hissedebildin mi ?

Senin gizli gizli ağladığın anlara ulaşmak isteyen oldu mu ?
Gözyaşlarına ortak olmaktan ziyade..
Gözyaşların olmak isteyen oldu mu ?

Elbet ki olmuştur,Aşk gönüle vurmuştur..
Gözyaşların olmak ..
İstemekle olmuyor çocuk ..

Hissetmek bu dünyada ne kadar mümkün ?
Duaların kadar..
Gözyaşların kadar..
Belki kalbinin hızla çarpması
Belki durması kadar mümkün...

Hiçbir gözyaşı ortak akmadı çocuk...
Onlar sadece aynı duygularla,farklı gözlerden döküldüler...

Bir ruhun büyüklüğü,onu yaşamakla bile tam olarak anlaşılamıyor..


Bir ateist..
Bir dindar..
Bir bilim adamı..
Bir kahvehaneci
Bir zengin..
Bir fakir..

Hangisinin aklı en büyük desem...
Çeşitli akıllar tarafından bir sıralama oluşturulabilir..

Hangisinin ruhu en büyük desem..
Oluşturulacak bütün sıralamalar saçma olacaktır...

Dert sıralama değil dostlar..
Dert ruh...

Aşkından öldüğünün bile ruhuna giremiyorken,
heryeri onun gözüyle göremiyorken,
kalbini onun kalbiyle attıramıyorken..

Onun gözünden akan yaşın değerine paha biçemiyor ve basit kılamıyorken...
Kimin ne amaç uğruna yaşadığını bilmiyor,basit diye düşündüğün insanların ruh zenginliklerine ulaşamıyorken..

Bir ruhun büyüklüğünü anlayamazsın çocuk...

Senin bana gülümsemen oldukça engin,
Senin ona gülümsemen oldukça basit...

Onun ruhuna girmeyi,onun gözüyle görmeyi
O yaşların değerini ...

Ahiret hayatında görmeyi istiyor ruhum..
O’na ’o’rada ulaşabileceğine inanıyor...

Onunla ölmem gerekiyor..

Benimde kafam bu kadar çalışıyor işte...

Bir Ruhun Büyüklüğü’nü Görmek İçin Onunla Ölmeniz Gerekir.