Kılavuzu para olana her kapı açıktır. shakespeare
NuriCAN
NuriCAN

Ah! Asrevya! ... Dağ Çiçeğim! - 1 -

Yorum

Ah! Asrevya! ... Dağ Çiçeğim! - 1 -

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

734

Okunma

Ah! Asrevya! ... Dağ Çiçeğim! - 1 -

Seni nadide bir çiçek gibi büyüttüm yüreğimin aynasında ah! Asrevya! ... Kem gözlerden korumak için. Hayatın bütün gizemini, doğanın bütün renklerini sende topladı yüreğim. Yüreğimdeki özlemlerle besledim tomurcuk çiçeğini, gözyaşımla suladım, sabırla bekledim kavuşacağımız günü! ...

Yıllar geçip gitti Asrevya! .... Gelmedin sen... Özlem çiçeğim büyüdükçe sığmadı yüreğe. Büyüdükçe rengarenk özlem kokulu çiçekler açtı, kokular saçtı yeryüzüne...

Gülüşünü özledim Ah! ..Asrevya! ... Dudaklarını, gözlerini, ellerini özledim, “seni seviyorum” demeni... Uzakları özledim Asrevya! ... Dağları, ormanları, suları, yıldızları özledim. El ele tutuştuğumuz günleri....

Şimdi kalkıp sana gelmek var Asrevya! ... Kavuşamayacağımı bile bile. Yine de her gün bir başka özlemle, bir başka umutla çıkıp yola, kavuşmak adına sana gelmek var....

Dikenli de olsa sevda yolları, kanasa da özlemler ve hasret olup aksa da gözucumda hayat. Yine de mutluyum, umutluyum seni aramak, sana kavuşmak adına! .. Seni sevmek adına… Hayal da olsa mutluyum Asrevya! ... …

Şimdi kalkıp sana gelmek var Asrevya! ... Kavuşamayacağımı bile bile. Uzaklar düşünce bir kez yüreğe, sen düşünce hayale, ruhumu zaptetmek mümkün müdür? ... Ki, gittiğim her yerde senden izler ararım, hiç bir yerde olmadığını bile bile. Olmadık zamanlarda aklıma düşersin, hüzünlenirim...

Dilimin ucuna her geldiğinde dilimi ısırırım, seni sevdiğimi haykırmamak için. Seni sevdiğimi yalnız sana haykırmak ve yalnız sana söylemek için bir gün kavuştuğumuzda.

Seni çok özlediğimi, seni çok sevdiğimi. Varsın kimse bilmesin...
Bilen biliyor ya, gören görüyor ya! Seven seviyor ya! Hasretin rengini ve kokusunu kıpkızıl bir gül gibi dünyaya salıyor ya her sabah yüreğim! Acılara umut dağıtıyor ya yüreğim! Yeter...
Varsın kimseler bilmesin...

Ah! Asrevya! ... Yaklaştıkça uzaklaşıyorsun, uzaklaştıkça yakınlaşıyorsun…
Anlıyorumki sana kavuşmak sonsuz bir hayal, yine de sevdamı yükleyip yüreğime, seni bulmak ve söylemek için seni sevdiğimi. her sabah yeniden düşerim yollara...

Şimdi her seher çıkıp dağlara ismini haykırmak geçiyor içimden yankılı kayalara...

İlan-ı aşk etmek geçiyor, özlemimi haykırmak geçiyor, dinlemeseler de beni! Duymasalar da!
“Ey dağlar, nehirler, bulutlar, insanlar duyduk- duymadık demeyin, ben onu seviyorum, özlüyorum” diye...

Ey benim yalnızlığımın adı, yalnızlığımın bitmeyen ışığı, sevdamın bitmeyen hasreti. Tükenmeyen hülyalarımın sahibi, yüreğimin canyoldaşı Asrevya! ... Beni sonsuz hasretlere gark eden ve mahkum kılan aşkına, azat etmeyen bir ömür… Bilki, bütün boşluklarını seninle doldurdum ömrümün…


“Gönül her zaman gelmeyeni beklermiş” sevdası saklı duran sevgiliyi. Gelmese de bir ömür beklenirmiş o sevgili…

Ah! Asrevya! ... Bil ki, sevda ateş de olsa bekleyeceğim... Hasretle yansam da acılara tebessüm edeceğim...Gökyüzünde güneşin bir sevda için doğduğunu, gülün bir sevda için koktuğunu biliyorum...... Söz verdim yüreğime ve yüreğimdeki sevdaya, yaşarsam aşk için yaşayacağım... Ölürsem aşk için öleceğim...

Seni ne zaman özleyip ansısam güzelleşiyor yeryüzü, gökyüzü daha mavileşiyor... Işık olup gözlerime doğuyor hayalin... Sevgiyi damıtıyor en derin yerinden gözlerim...

’Sen’ kocaman bir dağsın Asrevya... ’Ben’ küçücük bir tepe...’Ben’ senin hayalinle büyüdüm ’Sen’ benim yüreğimde...

Varsın neyler elem üflesin
sazlar vedâ
kemanlar cefâ
alevden kor olsun
yaksın sinemi geda…

varsın bir ömre bedel olsun aşk
her durakta seni bekleyeyim
bastırıp göğsüme acılarımı
bağrımı ateşlere verip
beklerim ben...

varsın yokuşa sürsün hayat
gün karanlığa dönsün
gözlerimde ay
ellerimde yıldızlar
bir buluta yükleyip hasretimi
beklerim ben

varsın marjinale çıksın adım
boynu bükük çiçekler gibi
eğip başımı önüme
hep ağlayayım...

varsın saçlarım özlem
sakalım hüzün koksun
karda, kışta,
soğukta, darda kalayım...

Yeterki, gelmesin ecel
dağ devrilmesin
beklerim ben
unutulmuş istasyonların
trenlerinde taşınan
kimselerin el sallamadığı
kimselerin karşılamadığı
yalnızlarımla...



Nuri CAN
www.nuricann.com

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Ah! asrevya! ... dağ çiçeğim! - 1 - Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Ah! asrevya! ... dağ çiçeğim! - 1 - yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Ah! Asrevya! ... Dağ Çiçeğim! - 1 - yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL