Sevgili NEŞET’imiz

İki yıl oldu senden ayrılalı, seni görmeyeli, sesini duymayalı
Bundandır ki, Anadolu halkı olarak seni çok özledik.

Sazını özledik,
Sözünü özledik
Sevgiyle bakan gözünü özledik
“Ben devlet sanatçısı değilim, ben halkın sanatçısıyım” diyen o asil duruşunu özledik
Halkını toprağına bağlayan / seller gibi çağlayan bozlaklarını özledik
Halk gerçeğini, örfünü, asaletini sazının tellerinde dillendiren türkülerini özledik
Bir ulusun gerçek tarihi, tarihçilerden değil
O ülkenin ozanlarından, şairlerinden, romancılarından ve sanatkarlarından öğrenilir ancak..

Sevgili Neşet Ertaş
Anadolu halkı senden tarihini, kültürünü, ananelerini, sosyal yaşam kurallarını, edep ve adabını öğrendi.
Sen bir Tarih öğreticisi, sosyal bilimci, en çok da “Halk Filozofu” idin Anadolu’muzda

Dünyada bıraktığın o telli sazın, senin gizli sırlarını aşıkâr etmedi, etmeyecektir de.
Bizler senin bozlaklarını okuyarak, türkülerini söyleyerek, kah ağlayarak, kah gülerek seni hep anacağız, yaşatacağız…

Sana sevgimiz sana özlemimiz var yiğit ozan/ yağız toprağım Neşet
Huzur içinde uyu…


*muzaffer yıldırım