Tebessüm.
Yav hocam!...
Soma üzerine yazı yazdın mı sen?
Benim gözümden mi kaçtı yoksa?
Şiirdi belki yazdıkların.
Hımmm!...
Şimdi hatırladım...
Fıtrat üzerine vardı bir tane.
Tamam da, neden tepki çekiyorsun ki?
Burada, kimin ne olduğu belli zaten.
Bir üzülenler var,
bir de üzülmüş gibi yapanlar.
Ha,
sevinenleri de unutmayalım.
Ölen 300 küsür cana ağıt yapmaktan ziyade,
başbakan nerede slogan attı,
kiminle bilek güreşine tutuştu,
hangi marketten alışveriş yaptı,
Kadıköy'de kaç vitrin indirildi gibi olaylarla ilgilenenler çoktu.
Aldırma sen.
Aldırmayacağını zaten biliyoruz da, sözün gelişi işte.
Yazık oldu insanımıza.
Suçlu kimse, muhakkak hesabını vermeli, cezasını çekmeli.
Hükümet dahildir buna.
Bu acı olayları suiistimal edenlere ise,
acımadan tomayı göndermeli.
Gazı vermeli.
(Sinirlendim yine)
3 cevap yazılmış
Cevap Yaz
glenay
17 Mayıs 2014 Cumartesi 23:57:21
Kuru kuru ağıtlar çözüm üretmez arkadaşım.
İşin özüne inmek gerek.
selâmlar..
Sevgili glenay,
Sizinle aynı fikirdeyiz zaten biz de.
''Suçlu kimse, muhakkak hesabını vermeli, cezasını çekmeli.
Hükümet dahildir buna.''
Bu cümlemiz yeterince açık değil mi?
Muhakkak,
Kadıköy yağmalamasında mı olmamız gerekiyor?
Biz sadece bu duruma karşıyız.
Çok teşekkürler arkadaşlar.
Herkes heybesindeki kadar çözüm üretebiliyor maalesef. Benim heybemde ağıtlarım var, bir başkasının heybesinde taş, sopa, sapan var, bir başkasının heybesinde jop, gaz, toma var. Bir diğerinin heybesinde saatlerce süren açıkoturumlar, tartışma programları var, face var, twittwer var, var oğlu var. Böylece çözümler üretip duruyoruz.
Selam ve sevgilerimle.