Fakülte birinci sınıf öğrencisiyiz. İlk derse okul açıldıktan üç hafta sonra katılmışım. Her dersten yüzde otuz devamsızlık hakkımız var ve bu her yarıyıl için dört hafta ediyor ve ben baştan üçünü kullanmışım. Bir hafta boyunca tüm derslere katılıyorum ve sonraki hafta bir nedenden dolayı yine derslere giremeyeceğim.
O bir haftalık devam süresinde tanıştığım Faruk:
Kemal hiç mesele değil; ben senin yerine ismini yazar imzamı atarım, kendi devamsızlık hakkımı senin için kullanırım dedi.
Olur mu öyle şey Faruk, daha yılın başı, senin de ihtiyacın olabilir ilerde dedim. Hem ne derece etik, bakarsın bir aksilik çıkar,hocaya karşı da mahcup oluruz.
Hiç sorun olmaz, kim üzerinde duruyor devamsızlığın zaten, ben dediğim gibi yapacağım, adını yazıp imzayı çakacağım dedi.
Bir hafta aradan sonra tekrar döndüğümde İngilizce hocası seni soruyor, geldiğinde bir görüşelim diyor dedi birkaç arkadaş tebessümle...
Peki mesele nedir ,niçin görüşecekmiş benimle dedim.
Sen yokken bayağı bir mesele oldu, oldukça eğlendik keyifli anlar yaşadık dediler.

………….

Faruk dediğini yapıyor ve benim yerime devam kağıdına ismimi yazarak imzasını atıyor.. O güne kadar hiç yoklama almayan o genç, sevimli ve sempatik dilcimiz; isim isim okumasın mı tüm sınıfı..
Kemal Gül burada mı denildiğinde Faruk el kaldırıyor.
Hoca bir anlam veremiyor bu duruma ve duraklıyor. Tekrar okuyor ismi ve Faruk yine el kaldırıyor.
Ayağa kalk diyor Faruk’a hocamız.
Sen diyor Kemal Gül olduğundan emin misin, onu tanımadığımı mı sanıyorsun?
Faruk da şaşırıyor bu duruma, sınıf da..
Gülüşmeler,kahkahalar..
Epey bir konu oluyor.
Bizim için de bir hatıra..
Üniversitede dört yıl boyunca okula devam edersiniz, bu sürenin sonunda bile zorlukla tanınırsınız.
O genç, saygın hanımefendi hocamız işte bizleri o kısa sürede hem isim, hem de yüz olarak tanımıştı o kadar öğrencinin arasında.
Görüştük hocamla.
O samimi ve sıcak tebessümüyle karşıladı bizi. Bir daha olmasın Kemal dedi.
Elbet olmaz hocam dedim.
Faruk’un bu işte bir kusuru yok, onunki samimiyetten kaynaklanan bir durum, o daha yeni tanıştığı bir arkadaşı için fedakarlık sınırını da aşan bir iyilikte bulunmak istedi dedim.
Farkındayım Kemal dedi hoca ve sıcak bir tebessüm belirdi yüzünde..Bu iç dünyasının dışa yansımasıydı. Anlaşılan kalbi de yüzü kadar güzeldi.
İşte size gerçek bir dost ve arkadaş.
İşte size geçek bir muallim.



Kemal Gül
02.11.2013