Cihan:

Çılgınlar gibi ölesiye sevişiriz



Yağmur:

Yani sadece içkiden mi vazgeçeceğim



Cihan:

Benim için bunu yapamaz mısın?



Yağmur:

Senin için ölürüm



Cihan:

Yok! Sakın ölme

Ben sensiz yaşayamam



Yağmur:

Öyleyse ben varım seninle evlenmeye

Ya sen var mısın benimle evlenmeye



Cihan:

Bende varım

Beni öyle mutlu ettin ki anlatamam

Artık ölsem de üzülmem

Sen kara gözlüm ,ay yüzlüm

Senin için ölürüm

Artık bilmelisin

Senin için ölürüm

Düğün yaparız dillere destan

Çocuklar yaparız beşi kız ikisi oğlan

Ben sultandan memurluk alırım

Sen evimin sultanı olursun



Yağmur:

Artık hüzün ve keder yok

Artık ayrılmak yok

Dilerim Allah’tan

Ölüm bizi ayırana dek

Hep mutlu yaşasak





Anlatıcı bilge:

Yağmur’la cihan barışırlar

Mutlu bir aşka yelken açarlar

Yalnız mutlu olmaz Num ve Togan

Togan’ın gözü vardır Yağmur’da

Num’un gönlü vardır Cihan’da

Togan’a haber uçar Num’dan

Haber verir Yağmur’la Cihan’ın barıştığını

Mutlu bir beraberliğe yelken açtıklarını

Togan haberi duyunca çılgına döner

Bir hışımla körfez şehrine gider

Öldürecektir Cihan’ı

Alacaktır elinden Yağmur’u

Bir gün aşk okulunun bahçesinde

Yağmur’la Cihan konuşurken

Yağmur Cihan’ın koynuna yaslanmışken

Togan gelir okula

(cihan bir yere yaslanmış bacaklarını uzatmıştır, kitap okumaktadır

Yağmur Cihan’ın göğsüne yaslamıştır konuşmaktadırlar)



Yağmur:

Cihan evimizin kapısı ne renk olacak



Cihan:

Sen hangi renk istersen



Yağmur:

Evimizin bahçesine nar ağacı dikelim



Cihan:

Olur dikeriz



Yağmur:

Cihan beni seviyor musun?



Cihan: (gülerek)

Nerden çıktı bu

Yoksa şüphen mi var



Yağmur:

Yok ta bir kez daha duymak istedim

Cihan kaç çocuğumuz olacak



Cihan: (hafifçe kızar)

Bilmiyorum Yağmur





Yağmur:

Cihan



Cihan:

Ne var Yağmur



Yağmur:

Yoksa bana kızıyor musun?



Cihan:

Hayır, Yağmur kitap okumaya çalışıyorum



Yağmur:

Yok, kızacaksan hiç başlamayalım bu ilişkiye



Cihan: (dalgın)

Peki Yağmur



Yağmur:

Ne dediğinin farkında mısın?



Cihan: (dalgın)

Hayır Yağmur



Yağmur:

Eeee

Deminden beri kiminle konuştum ben

Cihan:

Bak yağmur

Seninle konuşmaktan zevk alıyorum

Ama lütfen insaf et

Bir aydır birlikteyiz

Hep aynı şeylerden konuşuyoruz

Biraz da siyasetten, spordan, ekonomiden konuşalım



Yağmur:

Siyaset mi, ekonomi mi, spor mu hiç işim olmaz



Cihan: (şaşkın)

Ne yani şimdi evin kapısının rengi

Devletimizin bütçesinden daha mı önemli



Yağmur:

Hem de hayati derecede önemli

Cihan:

Siz kadınları anlamıyorum



Yağmur:

Sen siyaset spor ekonomi mi konuşacağız zannediyordun

Vah safım

Biz kızlar böyle şeylerden konuşmayız



Cihan:

Eyvaaaaah



Yağmur:

Cihan beni seviyor musun?



Cihan:

Hemde çok



Yağmur:

Başını şişirmiyorum değil mi?



Cihan:

Kahrın da hoş Lütfun da



( bu sırada Togan girer sahneye)



Togan: (kızgın)

Yağmur bana nasıl ihanet edersin

Baban söz vermişken bana

Benimle neden evlenmezsin



Yağmur:

Ben sana hiç söz vermedim

Seninle evleneceğimi hiç söylemedim

Ben Cihan’ı sevmişim

Artık ona bir söz vermişim



Togan: (silahını çıkartır)

Ya benimle evlenirsin

Ya kara toprağa girersin

Ya kara toprağınsın ya benimsin



(Num sahneye girer. Num “yapma dur” diyerek Togan’ı itler silah patlar ve Yağmur vurulur, Togan kaçar)



Anlatıcı Bilge:

Yağmur vurulunca bir serseri kurşunla

Cihan’ın başına yıkılır dünya

Hemen kucaklar Yağmur’u ulaştırır hastaneye

Sultanın adamları tutuklarlar atarlar cezaevine



(sahnede Cihan Yağmur’u kucaklar bir yatağa yatırır)



Cihan: (bağırır)

Yetişin doktorlar, hemşireler yetişin

Yârim ölmek üzere



(önlüklü doktor gelir)



Doktor:

Ne oldu anlat bakalım



Cihan:

Bir serseri kurşunla vuruldu yârim

Ne olur sevgilimi kurtarın



(doktor bir yandan Yağmur’un muayene eder)



Doktor:

Hastanın adı nedir, kimin kızıdır



Cihan:

Adı Yağmur

Babası savaşçı beyi adı selahaddin

Aşk okulunda okumaktadır



Doktor:

Senin neyin olur



Cihan:

Varlığımın sebebi

Biricik sevgilim



Doktor:

Onu kim vurdu



Cihan:

Ulubey’in oğlu savaşçı Togan