BERKİN’İN CEBİNDEN BOMBA ÇIKMIŞ YA!!
Hiç haberimiz yoktu. Meğer Berkin Elvan ekmek almak için değil o bölgedeki polisleri telef etmek için evinden çıkmış. O isimsiz, destan yazan kahraman Berkin’i başından vurmasaymış, şimdi belki de ülke olarak verdiğimiz kayıplara ağlıyor olacaktık.
Kahraman başkan İ. Melih Gökçek ve oğlu Osman olmasaydı bu gerçeklerden habersiz, uyuyor olacaktık. Osman Gökçek’e ait beyaz tv sorumlu habercilik gereği gerçekleri gözlerimizin önüne sermeye devam ediyor. Taksim’ de polise atılan her taş 5 tl ile ödüllendirilmiş meğer. Çocuklar kullanılmış, polise taş atmaları yönünde örgütlenmiş! Bende buradan bir ihbarda bulunayım 3 Ağustos gecesi polis Taksimde yeni bir destan yazarken yine çocuklar vardı ve pet su şişesi atıyorlardı Tomalara. Ceplerinde ne taş ne de bombaları vardı. Parası olmadığı için satın alamadığı eğitimden, bin bir şaibe ile daha başlamadan sonucu belli sınavların mağduru okul çağında çocuklardı bunlar. Neden orada olduklarını oturduğunuz ve baki kalacak sandığınız koltuklarınızdan anlayamadığınız çocuklar. Hatta tinerci diye genelleştirilen çocuklar vardı. Onların arasında geçen bir diyalog beni çok düşündürmüştü. Mis sokak ve İmam Adnan sokağı İstiklal caddesi paralelinde birbirine bağlayan sokakta bir ‘’tinerci’’ sokağın başındaki polislere yöneldiğinde diğer bir arkadaşı ‘’oğlum sen balicisin ne işin var orda’’ diyerek uyarmıştı arada bir gözlerini bana çevirerek gülümserken. Kendilerini bir şekilde ‘’hükümet istifa’’ diyenlerin yakınında hissediyorlardı. Bu arada sayın vali Mutlu bu yazılanları dikkate alıp sakın gezi gençlerine gösterdiğiniz şefkati(!) bu çocuklara göstermeyin lütfen… Şimdi başkan ve oğluna birkaç hatırlatmada bulunalım.
2005 yılında Mersin’de bayrak yakan çocuklar görüntülenmiş ve her tarafta bayrak eylemleri başlamıştı. Sonradan bayrak yakan çocuklara takım elbiseli birileri tarafından para verildiği görüntülenmiş, genel kanı olarak Ergenekon yapılanmasının olayları başlattığı üzerinde birleşilmişti. 3 Ağustos gecesi Taksim’de olaylar sabaha kadar devam etti. Taksimde polise taş atan çocukların o saatte neden orada olduğunu sorgulamayan ve kendine pay biçmeyen iktidarı irdelemek gerekmez mi? Taksim’de 3 Ağustos gecesi yaşı 18’in altında çok sayıda çocuk vardı. Onların babaları gemicik alamamıştı, spor kulübü ya da medya patronu değillerdi, hiçbir şirkette yönetici olamayacaklardı. Tinerci çocuklar o gece benden para istemediler, sokağa giren çöp kamyonu bile korkuttu onları, usulca yaklaşıp ‘’abi toma geliyor kaç’’ dediler.
Birde gezi eylemlerine katılanlara 200 Tl iddianız vardı ya sayın başkan. İstihbarat karışıklığı olmasın. Yaptığınız mitinglerde dağıttığınız benzin paraları ya da açıktan dağıttıklarınız olabilir mi? O kadar gidip geldik o bahsettiğiniz 200 TL nin adını bile duymadık. Ha! Kastettiğiniz, elindeki ekmeğin yarısını yanı başında hiç tanımadığı insanlarla paylaşanlarsa inanın onun değeri 200 TL ile değil sizin gibilere ait meşru veya gayrimeşru servetle ölçülemez.
Başkan ve oğlundan son bir rica. İki aya yakın süredir destan yazan kahramanınız sayesinde komada yatan ve bizlerin her an gülümseyerek uyanmasını beklediğimiz Berkin’imizin cebinden çıkan patlayıcının ne olduğunu açıklayın. 14 yaşındaki bir çocuğun komaya sokulmasını meşrulaştıracak kadar tehlikeli bir patlayıcıyı nasıl elde ettiğini de tabi. Bizler yemiyoruz bunları sayın başkan ve en az onun kadar provakatörlükte sınır tanımayan medya patronu oğlu!!! Sizlerde bizim yemeyeceğimizi çok iyi biliyorsunuz ve amacınız sizi sadece sizden takip edenleri kandırmak. Ama hani yalan haramdır ya, ve her icraatınızda din kavramının arkasına sığınırsınız ya, işte o aslında inanmadığınız (pratiğinizden ortada) ancak insanları kandırmak için kullandığınız inancın tüm yalancıları çarpması dileğiyle sizi geleceğini çaldığınız çocukların beddualarına havale ediyorum…