Elindeki baltayla yaklaşan karartıyı görüyordu ama hiç kımıldamadan bekliyordu gözleri kapalı . Uyuyormuş gibi yapacak yanına yaklaştığında tepesine çökecek , baltayı elinden alacaktı .

Eve hırsızlık için giren birisi olmalıydı . Yatağın içinde adeta taş kesilmişti . Çok iyi karate biliyordu ve oldukça iri yarı bir vücuda sahip olmasına rağmen ölüm korkusu tüm bedenini sarmıştı . Gitgide yaklaşan gölge ufak tefek çelimsiz bir kadına benziyordu . Evet yanılmıyordu bu bir kadındı .

Biraz daha cesaretlenmişti şimdi . işte tam sırası diye düşündü ve fırladı yataktan , önce başının üzerine inmek üzere kalkmış olan baltayı kavradı sapından ve aynı anda tekmeyi savurdu kadının karnına . Kadın iki büklüm yerde kıvranıyordu , bir tekme daha , bir tekme daha , bu sefer bacaklarına bacaklarına vurdu defalarca ...

Bir kolu olmamasına rağmen çok iyi döğüşüyordu genç adam, ve bu sefer karşısında dayanıksız korkak ve çok zayıf bir kadın vardı . Kolu omzundan itibaren kesilmişti , bir iş kazasından sonra . Henüz beş ay kadar bir zaman olmuştu kolu kesileli .

Kadın yerde acıyla kıvranırken ışığı yaktı ve kadını yüzüne geçirdiği çorabı çekti çıkardı . Fakat bu nasıl olurdu . Bu kadın kendi karısı Hülya olamazdı . Ama işte yanılmıyordu . Hayretler içinde ve büyük bir şok içinde iğrenerek bakıyordu karısına .

’ Allah senin belanı versin !

’ Tüüüü senin yüzüne ’ diyerek ağız dolusu tükrüğü savurdu yerden kalkmaya çalışan senelerce bir yastığa baş koyduğu hayat arkadaşının yüzüne ...

’ Allah asıl senin belanı versin !

Bir taraftan ağlıyor bir taraftan kanayan burnunu siliyordu elinin ayasıyla . Dudaklarıda patlamıştı . Öfkeden eli ayağı zangır zangır titreyen kocasının bir tokadıyla tekrar yere kapaklandı .

’ Vurma !

’ Yeter vurma , ben senin iyiliğini istedim sadece ! diye bağırmaya başladı Hülya , eliyle yüzünü kapattı kendisini korumak için .

’ Böyle tek kolla yaşamanı istemedim , erkeklik gururuna ağır geleceğini , engelli bir insan olarak mutsuz bir hayata katlanamayacağını düşündüm . Seni sevdiğimi için , sana kıyamadığım için öldürecektim seni .

’ Hayvan herif ! unuttun mu karnımdaki çocuğu zorla aldırdığın günü... Sende aynı savunmayla gelmiştin benim karşıma . Engelli bir çocuğu doğurmak istemen zalimlik demiştin . Çocuğunu seven bir anne asla engelli bir çocuğu dünyaya getirmez . Bu şartlarda acı çekerek yaşayacağına ölmesi daha iyi demiştin , tekme tokat zorla götürmüştün aldırmaya . Şimdi sen aynı durumdasın ...

Doktor :

’ Bir kolu yok ama , kürtajı almanızı asla tavsiye etmem , en büyük kul haklarındandır sakat doğacak diye savunmasız minik bir bebeğin yaşama hakkını elinden almak ’ derken

Sen :

’ Ben çocuğumun iyiliğini istiyorum , merhametim el vermiyor , sakaat bir çocuğun dünyaya gelmesine ’ demiştin ....

Adam duydukları karşısında elinde balta öylece kalakalmıştı ...

’ Aynı şey işte ! Aynı şey ! Aynı şey !

’ Ölmen lazım !

’ Ölmen lazım !

’ Ölmen lazııııımmm !