9
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1223
Okunma

Sinem Kızımın daveti vardı.
Okulunda yapılacak etkinliklerde manevi babasını da görmek istemiş…
“Bir davetlim var.” demiş öğretmenine…
“Kimdir davetlin?” diye sorduğunda öğretmeni;
“Manevi babam” demiş Sinem Kızım…
Öyle deyince çok duygulanmış öğretmeni…
Öğretmeni duygulanır da Kadir Babası duygulanmaz mı?
Bu davet bir sebep olur hiç yüzünü görmediğim ama öz kızım kadar sevdiğim iki manevi kızımı görmek için…
Bursa’da zaten kardeşlerim kalıyor…
Onları da ziyaret etmiş olurum böylece…
Gökçe Kızıma da yazarak Bursa’ya gelişimi haber verdim…
O da çok mutlu oldu.
Görüşeceğimiz yeri belirledi…
Ama Bursa yolculuğunda nedenini bilemediğim bir huzursuzluk vardı içimde…
“Allah’ım hayra çıkartsın.” diyerek koyuldum yola…
Olaylar her zaman istediğimiz gibi gelişmiyordu yazık ki…
Sinem Kızım aradı ve üzgün bir şekilde: “Gösteriler pazartesiye ertelenmiş.” dedi…
Tabi ki canı sağ olsundu Sinem Kızımın…
Sonra da Gökçe Kızımdan bir mesaj aldım.
Panik atak denilen rahatsızlığı nüksetmiş Gökçe Kızımın, görüşme yerine gelemeyecekmiş.
Öte yandan evinde kaldığım yeğenimin eşi zor bir hamilelik geçiriyordu.
Yavrum!... Yemekler kokuyormuş, baş ağrısı, bulantılar v.s.
Onlara da fazla yük olamazdım…
Kısmet değilmiş görüşmek…
Zaten Bursa’ya gelirken içimde bir huzursuzluk vardı…
Artık dönüş zamanıydı…
Ama…
Zaman neler gösterir bilinmiyor gerçekten…
Huzursuz gittiğim yerden mutlu dönüyordum…
Neden mi?
Bir dizi gelişmeler oldu beni çok mutlu eden…
İnternete girdiğimde bir şiirimde çok değer verdiğim Suzan Ablamın bir yorumunu gördüm;
"Değerli kardeşim. Ne mutlu size. O gönül güzelliği ile yazdığınız bu şiirler sayesinde iki kız evlat edindim. Bu güzel kızımızı da tanımak istiyorum izin verirsiniz.
Siz nereden geldiniz Allah aşkına? Melekler sizi gökten mi indirdi Kadir Bey?"
Bu güzel mesajın içimde uyandırdığı güzel duygular içindeyken bir de profilime Gökçe Kızım tarafından yazılan yorumu gördüm.
"Kadir Babacığımı anlatmaya kalksam kelimeler az kalır; kalem kırılır, dayanamaz; sayfalar tükenir.
Kadir Babanın yüreği altından daha değerlidir. Herkese sevgi pınarından sevgi dağıtır. Sizi sabırla, bıkmadan dinler; öğütler verir. Kin tutmaz, herkese ayrı ayrı sevgi dağıtır.
O babaların en iyisidir. Kendi babamdan ayrı tutmam.
Bana şiir okumayı ve şiir yazmayı sevdirendir Kadir Babam.
Teşekkürler Kadir Babacığım, bana hayatı yeniden sevdirdiğiniz için :)"
Ne kadar mutlu olduğumu anlatamam…
Gelişmeler bununla da kalmadı…
Telefonla arandım…
“Ben Gökçe’nin babasıyım” diyor ve beni davet ediyordu telefondaki Bey…
Gittim, görüştük o değerli zatla…
Gökçe Kızımdan konuştuk…
“Sizi çok seviyor” diyordu…
Bunu ben zaten biliyordum.
Ama bir başkasından duymak…
Hele de o başkası onun öz babası ise…
Bir başka mutlu oluyordu insan…
İstanbul’a Huzurlu bir şekilde döndüm…
Ve döndüğüm akşam Sinem Kızımla Facebook’taki sohbetimiz…
Katladı mutluluğumu…
Bir mesajını sizlerle de paylaşmak isterim Sinem Kızımın…
"Sen o kadar güzel bir yüreksin ki!
Rabbim sana şükürler babam gibi bir insanı daha karşıma çıkardığın için.
Sen babam, meleğimsin.
Gerçekten melekler mi indirdi seni gökten?..."
Böyle sevenleriniz olması dileğimle…
Kadir Tozlu
30.04.2013