Halen kurtarılacak bir şeylerin varlığı ortadayken,
mağrur burnunu kaldırıp kadının
" KADINLIK GURURUMU ÇİĞNETMEYECEĞİM " demesini;
erkeğinse sert adam edasını üzerine iliştirip,
" BEN TÜKÜRDÜĞÜMÜ YALAMAM ÜLEEYN " narasını,
bildiklerimizle bağdaştıramıyorum...
Ve lakin, gerekçeleri göreceli olsa da,
artık yaşanacak hiç bir şeyin kalmadığı bir ilişkide veya evlilikte
" el alem ne der, aman çocuklar duymasın vb. "
dayatmaları vicdani mesele haline getirip,
adına YUVA dediğimiz o kutsal mekanı
kalabalık içinde yalnızlık ve vicdan azabı çekilen
" KARA ZİNDAN " a dönüştürmeyi de anlayamıyorum.
GURUR SEVGİNİN DE AŞKIN DA DÜŞMANIDIR....
Kişi mahbubuna, " SENİ GURURUMDAN DAHA ÇOK SEVİYORUM "diyebiliyorsa,
GERÇEKTEN SEVMİŞTİR..
Kişi mahbubunun gururunu düştüğünü sandığı yerden kaldırıyorsa
GERÇEKTEN SEVMİŞTİR.....
ÇABA SARF ETMEYE DEĞER BULMUYORSA,....
TEK TARAFLI DA OLSA,..... BİTMİŞTİR...!
ALLAH RIZASI İÇİN ŞU ACİZE BİR MASKE.!

SELDA İYİEKMEKÇİ.