- Tülüüüüün
- Buyur Babaanem
- Gel hele bi
Odaya girdiğimde babaannemi yıllardır yanına yaklaştırılmadığımız çeyiz sandığının başında buldum. Halamın çeyiz sandığının. Adının anılmadığı ama acısının her dem içimizi acıttığı halamın.
- Hatçanın sandığı açalım artık dedi. O bana ben ona bakarken çoktan gözlerimize yaşlar yürümüştü bile. belli ki ikimizde o geceye dönmüştük kulakları yırtan feryat sesine ……….
“Hatçaaaaa hatçaaaa ” yok yatağında sabah bile olmadan bütün köy duymuştu halamın kaçtığını.
- İpsizin sapsız Hüseyin e kaçmış Hatça duydun mu
- Geçenlerde Kaymakam istemeye geldiğinde ölürüm de evlenmem onunla demiş bizim Emine ye. ah be guzum aslan gibi kaymakam bırakılırda elin ayyaşına gaçılır mı heç.
- Hem gendini yaktı hem böyüklerinin başını yere eğdi. Ah gözeller gözeli Avşar gızı Hatça oldu mu bu şimdi.
Aradan ne kadar zaman geçti bilmem çocuk aklım halamın hastalık haberi geldi bir gün. Uğruna bir gece vakti ailesini hiçe saydığı yalın ayak dağlar aştığı sevdası içmiş içmiş dövmüş atmış kapının önüne eşikte sabahlamış mahalleli bulup hastaneye yetiştirmiş. Evin erkekleri ölse iyi derken ana yüreği kardeş ciğeri şükrettiler yaşadığına. Başı önde baba ocağının eşiğinden atladığında hayat onun için iyice zorlaşmıştı artık. Hastalığı iyice arttı öksürük sesine uyandığım bir gece usulca gittim yasak odaya
-Hala
-Canım gel guzum
- Su getireyim mi
- Yok guzum sönmez ki yangınım sızım sen de odana git kızmasınlar
- Kızsınlar ben çok özledim seni
- Hastayım ben
-Olsun
Sarıldık sımsıkı
- Çok mu sevmiştin Hala
- Çok sevmiştim . Bu sandık şahit dedi sevgiyle dokunurken oymalı Maraş işi sandığına yıllarca çeyiz yaptım sandığa koyduğum her parçada telli duvaklı gelinliğimle gireceğim evimin hayali vardı. Sevdiğim adamın kolunda salına salına köy meydanında yürüyeceğim günün hayali vardı ben ölürsem bir gün bil ki o sandıkta üç beş örtüden fazlası var bil ki o sandıkta bembeyaz hayallerim kaldı.
Yaz tatili bitip Ankaraya döndüğümüzde bir gün babam elinde tuttuğu mektubu uzattı başımız sağ olsun halanızı kaybettik dedi. Olmaz ki dedim insan 23 yaşında ölmez ki.
“O gün gördüm ki bir genç kızın hayallerinin gerçeklememesinden daha feci bir şey varmış. O da bir sandık dolusu hayalin sahipsiz kalması.”

Tül’ce