Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
sami biberoğulları
sami biberoğulları

GEL SEN NE ÇEKTİĞİMİ BİR DE BANA SOR.

Yorum

GEL SEN NE ÇEKTİĞİMİ BİR DE BANA SOR.

24

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

2171

Okunma

Okuduğunuz yazı 2.2.2013 tarihinde günün yazısı olarak seçilmiştir.

GEL SEN NE ÇEKTİĞİMİ BİR DE BANA SOR.

Dün akşama doğru bizim güzeller güzeli, maviş sekreterimiz eskilerin çocuk yıldızı Ayşecik misali boynunu bükerekten sordu?
-Hocam buraya en yakın Vergi dairesi nerede?
-Hayırdır Hatice Hanım? Niçin sordunuz?
-Ya bizim patronun bir vergisi var. O yatırılacak da.

Söz konusu patron olunca hemen balık misali atladım tabii ki?

-Sen parayı ver bana ben yarın sabah gider yatırırım.

Sekreter hanımdan parayı aldım ve ertesi sabah yani bu gün vergi dairesine gitmek üzere evden dışarı adımımı attım. İşte o andan itibaren de anamdan emdiğim süt burnumdan geldi.

Şimdi siz ‘’Eyvah eyvah..Vergi dairesinde saatlerce ayakta kuyruk bekledi garibim’’ zannediyorsunuz değil mi? Ahhh..Ahhhh..Keşke on saat ayakta kuyruk bekleseydim…Daha da kötü.

Önce Bizim mahalleden bir belediye otobüsüne atlayarak Ümraniye’ye çıktım. Vergi dairemiz Ümraniye Vergi Dairesi olmakla birlikte maalesef Ümraniye-merkezde değil Dudullu’da bu vergi dairesi. Ümraniye’den Dudullu minibüsüne binerek vergi dairesinin yolunu tuttum.

Az gittik, uz gittik dere tepe düz gittik ve nihayet yol sona erdi. Hani şoför ‘’ Abi son durak ‘’ demese daha gideceğiz sanıyorum.

-Ya hemşerim Vergi dairesine gidecektim ben ama etrafta vergi dairesi göremiyorum.
-Ohoooo…Abi vergi dairesi iki kilometre geride kaldı…

Haydaa..Önünden en az on kez geçmiş olduğum Vergi Dairesini kaçırmış ve taa son durağa gelmiştim.

Oradan tekrar bir minibüse atlayarak gerisin geri döndüm. Bu sefer tam Vergi dairesinin önünde indim. Beş katlı bir bina...İlk katta baktım bir masa, Üzerinde ‘’ Danış/ma!’’ diye bir ibare olmadığı için hemen danıştım.

-Hemşerim bu vergiyi nereye yatıracağım?
-Araba vergisi mi?
-Yok araba değil..Maraba vergisi…Biz marabaların vergisi anlayacağın.
-Abi bu katta sadece araba vergileri var..Üst kata çık..

Bu bacakla bir üst kata çıktım…Orada bir vatandaşa gösterdim…Vergi makbuzlarını . Vatandaş baktı o da ‘’Abi bir üst kata’’ dedi…İnanmayacaksınız ama ‘’ Bir üst kata ‘’ diye diye nihayet beşinci kata çıktım. Yok yok korkmayın hiç kuyruk muyruk yoktu…Hemen vergimizi verip bu kutsal vatan borcunu eda eyledim ve dışarı çıktım.

Şimdi ‘’ Eee...Felaket bunun neresinde, kuyruk bile yokmuş’’ Diyeceksiniz..Ben de zaten işin bu kısmı felaketti demiyorum ki… Bu gün çektiklerimin tamamı içinde bu ilk kısım aperatif bile değil.

Vergi dairesinden çıktım. Vızır vızır gelen minibüslerden birine atlayarak tekrar Ümraiye’ye döndüm. Oradan da bizim okula en yakın giden 13-B Sayılı Belediye Otobüsüne binerek okuluma dönecek ve artık yavaş yavaş üşümeye başlayan kemiklerimi ısıtacaktım güya…Boşuna dememişler ‘’ Bahtsız bedeviyi çölün ortasında Kutup ayısı …’’ Tam anlamıyla bahtsız bir günümdeymişim meğerse.

Ümraniye- İski’nin oradaki Hz. Ali Camii Durağında 13-B Belediye otobüsünü bekliyorum. Saat henüz sabahın onu…

Durakta belediye otobüsü bekleyişim üzerinden yirmi dakika geçmişti ki telefonum çaldı.

-Alooo Hocaaammm…Nasılsınız…Biliyor musunuz sizi çok özledim ben?
-Yavrummm..Evladımmmm, Daha dün konuşmadık mı seninle? Önceki gün, bir önceki gün ve ondan önceki tüm günlerde… Senenin üç yüz altmış beş günü, her Allah’ın günü konuşmuyor muyuz seninle? Bu ne özlemesi böyle?
-Demek ki siz beni özlemediniz?
-Yahu özlemeye fırsatım olmuyor ki? Hani bir kaç gün ara versen belki özleyeceğim de…Her neyse..Buyur..Önemli bir şey var galiba..Hemen anlat çünkü otobüs bekliyorum durakta ve de donmak üzereyim.
-Demek ki önemli bir şey olmasa konuşamayacaksınız benimle?
-Ya bana bak zaten şu an canım burnumda...Ne diyeceksen de, ne soracaksan sor. Yine neye taktın kafanı bakalım?
-Ya şeyi soracaktım? Leyleklerin göç mevsimi başladı mı?
-Senin leyleğinin de, senin de, bu cep telefonunu icat edip seni başıma bela eden o mucidin de.
-Bu cevabı hayır olarak mı değerlendirmeliyim hocam.
-Evladım kapat lütfen..Bak donmak üzereyim zaten. Öfkemi senden çıkarmayayım.

Neyse telefonu kapattı…Bir on dakika sonra telefon yine çaldı. Bu sefer hiç tanımadığım bir numara.

-Sami Biberoğulları?
-Evet ta kendisi.
-Beyefendi ben Aysel’den arıyorum.
-Aysel diye birini tanımıyorum kardeşim. Ben mutaassıp bir erkeğim…O t araklarda bezim yok.
-Beyefedi eğer Aysel’e girerseniz…
-Lan bana bak..Cuma Cuma adamı günaha sokma. Tövbe tövbeeee. Pezo musun nesin anlayamadım ki?
-Beyefendi ben sizi bir telefon operatöründen arıyorum.
-Bu operatör hanımın adı mı Aysel?
-Yahu ortada bir bayan filan yok.
-Eeee Aysel kim peki? Bana bak Travesti filan deme çok fana bozarım seni.
-Ya amca ne kadını, ne travestisi…Mesela senin telefon ne?
-Benimki mi? Montafon…
-Tamam amca vazgeçtim. İyi günler…Hayırlı işler, bol güneşler.

Yarım saattir belediye otobüsü bekliyorum. Ne gelen var ne giden. Bu arada vatandaşın biriyle neredeyse gırtlak gırtlağa kavga edecek pozisyona geldik. Arkamdan biri zart zaartt korna çalıyor. Ben durakta beklediğim için hiç aldırmıyorum tabii ki. Yani benimle hiç ilgisi olduğunu sanmıyorum. Bir başka vatandaş uyardı ‘’ Sana korna çalıyor’’ diye. Döndüm baktım vatandaş gerçekten de bana korna çalıyor. Meğer arabasını park edecekmiş. Kenara çekilmesem herif resmen çiğneyecek beni. Neyse kenara çekildim…Adam öfke ile üzerime geliyor…Ben de öfke ile ona durak levhasını gösterdim ve buraya araba park edemeyeceğini söyledim kibarca…O da kibarca özür diledi benden:

-Ulaaaaa..Sahiiii..Durakmış burası…. Abi kusura bakma.Ben de kendi kendime ‘’Bu herif niçin böyle salak salak cadde üzerinde duruyor?’’ diyordum.

Ne demişler: ‘’ İnsanlar konuşa konuşa anlaşırlar’’ Ne kibar adam değil mi? Bakın nasıl da özür diledi benden.

Saat on bir oldu bizim belediye otobüsü hâla yok ortalıkta. Sinir katsayılarım iyice yükselmeye başladı. Dizlerim alarm veriyor…Platinli ayağım iyice uyuşmaya başladı. Ve bir kez daha çaldı telefonum.

-Hocam ne yaptınız gidebildiniz mi okula?
-Yok gidemedim.Hâla otobüs bekliyorum.
-Hımmm..Anladım. İsterseniz size bir otobüs fıkrası anlatayım..Isınırsınız.
-Bak Hayrettin. Şu anda beni cehennemin ortasına atsan yine de ısınamam.O bakımdan hiiiç boşuna kontörlerini harcama.
-Kontör ne demek hocam. Feda olsun .
-Ya evladım donuyorum ve çok öfkeliyim. Rica etsem sonra arasan?
-Hocaaammm..Donuyorum dedin de aklıma geldi…Size sevindirici bir haberim var?
-Ne oldu? Hükümet doğal gaz fiyatlarında indirim mi yaptı?
-Yok hocam bilemediniz..Küresel ısınma başlamış..Artık ısınırsınız bol bol.
-Tamam Hayrettin. Öğrendiğim iyi oldu. Haydi kapat artık şu telefonu.

Her insanın bir telefon sapığı vardır mutlaka..Benimki de bu işte…Atsan atılmaz, satsan satılmaz…Ne de olsa öğrencim.

Tam bir saattir otobüs bekliyorum. Yürüyerek gitseydim kesin varmıştım şimdi okula. Ha geldi, ha gelecek diye beklerken hem ayaklarıma kara sular indi hem de soğuktan dondum.

Baktım otobüsün geleceği yok şöyle iki yüz metre kadar yürüyüp bir ilerideki Mithat Paşa Durağına gittim. Oradan Atakent minibüsleri geçiyor..Onlarla da gitmek mümkün…Lakin Atakent minibüsleri de bu gün sırf bana gıcıklık olsun diye hiç geçmiyorlar.

Saat 11.30 oldu..Ben hâla bir 13-B ya da Atakent minibüsü geçsin diye bekliyorum. Onlardan hiç biri geçmedi ama arkasında ‘’ Sabır Ya Hacı ‘’ yazan bir kamyonet geçti sanki benimle dalga geçer gibi.

Saat 12.00..Hava açık ama müthiş bir ayaz var…Bu durakta öyle bir rüzgar var ki. Tüm yönlerden esen soğuk rüzgar artık ilik milik bırakmadı resmen beynime beynime sirayet etmeye başladı. Hani o anda belimde bir on dörtlü olsa tüm şarjörü boşaltacağım…Artık havaya mı olur, kendi donmak üzere olan beynime mi olur Allah bilir. Gözlerimden inen yaşlar burnumdan akan sümüklere karışmış vaziyette..Hani oturup önüme bir mendil açsam akşama kadar baya bir para toplarım garanti..Aynen o vaziyetteyim…Beynim durmuş..Hiç bir şey düşünemiyorum. Oysa bütün bu sıkıntıların çok basit bir çözümü var.Ama o öfke ve iliklerime işlemiş soğuk yüzünden aklıma hiç bir başka çare gelmiyor.

Saat 12.05 Telefonum bir kez daha çaldı.

-Hocam…Cuma’dan önce bir arayayım dedim. Nasılsınız? Hayırlı cumalar.
-Takır takırrr takıırrr.
-Anaaaa…Hocam bakın leylekler gelmiş…Seslerini duyuyor musunuz? Ben sizin telefondan gayet net duyuyorum.
-Takır takırrr takıırrrr…O leylek değil..Benim.
-Hocam ne güzel leylek taklidi yapıyorsunuz.Yetenek sizsiniz yarışmasına katılsanıza.
-Hayrettin def ol. Tamam mı def ollll. Ben burada donuyorum sen orada yetenek diyorsun.
-Siz hâla gidemediniz mi okula?
-Maalesef gidemedim.
-Hocam bir taksi çevirin…O kadar da uzak değil zaten.Fazla yazmaz.
-Lan Hayrettin.Sabahtan beri leylekdi, küresel ısınmaydı beynimi yiyeceğine en baştan söyleseydin ya…Hay aklınla bin yaşa sen.

Yok şimdi Allah’ı var…Sapık mapık ama baya işe yarıyor bazen…

Çevirdim bir taksi ver elini okul. Bir daha öyle her göreve balık gibi atlamak mı? Tövbeler tövbesi.

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Gel sen ne çektiğimi bir de bana sor. Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Gel sen ne çektiğimi bir de bana sor. yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
GEL SEN NE ÇEKTİĞİMİ BİR DE BANA SOR. yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Vertigo
Vertigo, @vertigo
4.2.2013 10:29:42
çeken bilir :P

severek : ) selamlarımla...
sami biberoğulları
sami biberoğulları, @samibiberogullari
3.2.2013 21:14:20
''Gel sen ne çektiğimi bir de bana sor '' Başlıklı yazımı günün yazısı olarak seçen değerli Seçki Kuruluna, Okuyan tüm dostlara ve yorumları ile her zaman yanımda olan can arkadaşlarıma sevgi, saygı, selam ve şükranlarımı arz ediyorum...Çok çok teşekkürler.

Sami Biberoğulları
yok,sul
yok,sul, @yok-sul
3.2.2013 20:11:53
üstadım üzerinize yazar tanımıyorum

şöyleki o kadar senedir okurum öyle saf yazıyorsunuz ki kendinize bile katkınız yok
bu kadar olur yanii sabır ya hacı sabır''

muhteşem yazınızı kutluyorum
saygımla üstadım enfesdi...
aysemujgan
aysemujgan, @aysemujgan
3.2.2013 18:35:38
gülerek okudum, tebrikler...
Makedonyalı Şair
Makedonyalı Şair, @makedonyalisair
3.2.2013 14:43:52
Hocam böyle zor görevlerden kaçmalıyız artık zaman kötü oldu.

Bu telefon denilen illet hepimizi çok rahatsız ediyor.
Ama, onsuzda biraz işimiz zor artık, ne yapalım telefonu kullanan rahatsızlığına katlanır diyelim.

Hocam çok güzeldi size yakışan bir anlatım yüreğine sağlık kalemin hiç tükenmesin seçkiyi fazlasıyla hak etmiş bu güzel günlük macera saygı ve selamlarımla..
Mustafa Sade
Mustafa Sade, @mustafa-sade
3.2.2013 14:18:00
:))
Güzel bir yazıydı anlatımı daha da güzel, hayattan bir kesit


Selam ve saygıyla..
meselci
meselci, @meselci
3.2.2013 14:14:37


Arka fon rengi hala aynı.

Gün yazısına yakışmayan bir tutum.

EleştiriYORUM.
su_misali(Gülhun Ertilav)
su_misali(Gülhun Ertilav), @su-misali-gulhunertilav-
3.2.2013 13:57:41

:)) hep gülümsetiyor yazılarınız
çektiklerinizi anlatırken bile mizahi bir dil kullanıyorsunuz

kutlarım gün başarınızı hocam

saygılarımla


Hasan Özaydın
Hasan Özaydın, @hasanozayd305n
3.2.2013 10:15:55
Ya hocam neden İstanbulda yaşamadığımı anladın sanırsam.Sırf balık var diye o eziyet çekilmez.
Ben burada her yere yürüyerek gidiyorum araba paraları duruyor çebim de..
Tebrik ederim saygılarımla.
meselci
meselci, @meselci
3.2.2013 09:50:03


Yazı güzel.

içtenlikle kaleme almışsın.

Ama arka fon rengi olmamış, zor okudum.

Değiştiriseniz sevinirim, sevinirler okurlar(ın).
Ebrulisevgi
Ebrulisevgi, @ebrulisevgi
3.2.2013 08:27:54
Gülerek okudum büyük şehirin karmaşası öyle içten yazmışınızki sanki yaşadım.
Bu gün evden çıkmıyayım diye düşündüm.):
çok hoştu başarılar saygılar..
HakanKurtaran
HakanKurtaran, @hakankurtaran
3.2.2013 07:34:21
İnsanı bıktıran bir olay mutlaka gerçekleşiyor Sami Hocam.Sizde şansız bir gününüzdeymişiniz.Neden bir Şair arkada telefon etmediniz.Sizi gelir arabasıyla götürürdü.
Şaka bir yana Günün yazısını kUtlarım...
İSMAİL SÜKLÜM
İSMAİL SÜKLÜM, @ismailsuklum
3.2.2013 00:40:36
Her zamanki gibi harikasın Sami Bey Hocam.
Güne düşen yazınızı tebrik ederim.
Hayırlı geceler diliyorum.
Selamlarımla.
asude_vuslat
asude_vuslat, @asude-vuslat
3.2.2013 00:07:58
:-)
bekir odaci
bekir odaci, @bekirodaci
2.2.2013 21:05:34
hocam her defasında bizleri güldürüyorsunuzda bizler sizi güldürmek için bir şeyler yapamıyoruz onun ezikliğinide yaşamıyor değilim çok güzel yazıydı yine allah kaleminize güç versin güç versin sizleride istediğiniz gibi güldürsün inşallah diyorum hocam saygılarımla selamlar
ERAY ÖZGÖR SARIKAYA
ERAY ÖZGÖR SARIKAYA, @erayozgorsarikaya
2.2.2013 09:44:30
Sapık da olsa akıllı sapıkmış 10 dakika bekleyip taksiye binip sıcacık aksiyle gidecektiniz okula. Sakalımız yok ki sözümüz dinlensin. Bundan sonra Sultan Süleyman kadar uzun sakal bırakacağım

Selam ve Sevgile

ERAY ÖZGÖR SARIKAYA tarafından 2/3/2013 6:14:59 PM zamanında düzenlenmiştir.
umutcan58
umutcan58, @umutcan58
2.2.2013 08:42:29
Can ağabeyim...hayatımızda maalesef bu tür olaylar oluyor...iyilik yapalım derken aksilik aksilik üstüne geliyor...ortaya böyle trajikkomik bir olay çıkıyor...ister istemez ne sinir kalıyor ne de akıl...bu olayı bizimle paylaştığınız için teşekkür ederim can ağabeyim...saygı ve hürmetlerimle...
AYSE 09
AYSE 09, @ayse09
2.2.2013 07:44:23
güzel macera olmuş ne diyelim
yine güzel anlatımdı saygımlasınız
tacettin yıldırım
tacettin yıldırım, @tacettinyildirim
2.2.2013 07:04:44
helal olsun hocam büyük moral veriyorsun aysel bölümü çok hoştu....saygılar
destegül
destegül, @destegul
2.2.2013 04:55:34
Hocam inanın bir aydır burdayım ve ilk defa bir yazıyı bu kadar keyifle okudum olaylar ancak bu kadar espirili ve anlamlı anlatılır hele bahtsız bedevi lâfı çok hoşuma gitti zaten aksilik başlarsa üst üste gelir günü tek parça bitirmiş olmanız günün kârı olsa gerek valla emeğine aklına sağlık hocam
glenay
glenay, @glenay
2.2.2013 01:26:35
8 puan verdi
Uyumadan bir de yazı bölümüne bakayım derken sizi gördüm.Çektiğiniz eziyete gülemedim.
Bir musibet bin nasihatten iyidir demişler. Yazının sonunda da anlamışsınız böyle olduğunu.


selâm ve sevgilerimle..
yasemen akyürek
yasemen akyürek, @yasemenakyurek
2.2.2013 01:24:28
10 puan verdi
Geçmiş olsun hocam:)))
öyle güzel bir anlatımınız var ki her okuyuşumda hem gülüyor hem de hayata bakışınıza hayran oluyorum...

Söz konusu patron olunca hemen balık misali atladım tabii ki?
burdaki soru işareti sanırım çözemedim düşündüm acaba hocam bura da kinayeli olarak mı bırakmış ki okuru düşündürmek adına? diye karar verdim açıkcası

kalemine zeval gelmesin

Baki hürmetlerimle...

yasemen akyürek tarafından 2/2/2013 1:31:57 AM zamanında düzenlenmiştir.
Seher_Yeli S.ZerrinAktaş
Seher_Yeli S.ZerrinAktaş, @seher-yelis-zerrinaktas
2.2.2013 00:45:19
10 puan verdi
Hayatınız gülmekle geçsin hocam.Okudukça güldüm. Allah iyiliğinizi versin inşallah.

Yüreğinize emeğinize sağlık. İyi ki varsınız. Gülmek iyi geliyor yüz kaslarımıza. Sizde olmasanız çabuk kırışacak yüzümüz. :)))

Saygılarımla...
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL