"sabaha kadar ağlayıp, yüzü gözü çapaklı bir şekilde şişmiş gözlerle kahvaltı masasına oturup ekmeğinin arasına zehir zıkkım sürüp ,yiyen var mı ?.
tanrı bir çok kişiyi, taaaaa bu kadar sevdi, bizi ise minnacık , çirkin ördek yavrusu gibi bekledik ,büyüyüp güzelleşmeyi , büyüdük ama sadece kafamız güzel oldu..
"‎"ilk okulda kırmızı kalem bir ayrıcalıktı, zenginliği ifade ederdi , kurdele, okumayı sökmüş, gözlüklü çalışkan öğrencilere verilirdi, çalışkanlar, bir kümede tembeller diğer kümede otururdu, ben hep öteki kümede oturdum , arkadaşlarımda benim gibiydi mahalle aralarında,dikilmekten aşınmış ayakkabılarıyla top oynayan , bir elinde misket bir elinde domates dolu ekmeğiyle huzur dolu bir hayat süren bir avuç insandık , bayramın gelmesini beklerdik doya doya şeker yiyebilmek için..
onu bunu boş verdim SENİ ÇOK ÖZLEDİM NE DURUYORSUN GELSENE...İ.KAYA