Tolumda degerini kaybetmiş veya deger kazanmaya çalışan bireyler farklı alternatif ve kimlikler arkasına gizlenerek toplumda deger kazanmaya çalışırlar;kendilerini kabul ettiremedigi yerde şiddete başvururlar. Başvurdukları şiddet şiddetle karşılık görmesi sonucu,kendini toplumdan izole olmuş gibi hisetmelerine ve illegal yollara yönelmesine neden olur. Bu vesileyle toplumda çatışma ortamı oluşur ve ülke yaşanmaz bir hal alır. Bu konuda devletlerin topluma faydalı olmuş ve faydalı bireyler yetiştirme aşamasına gelmiş gençleri dışlamaktan kaynaklanmasından oluşmaktadır. Deniz gezmiş ve arkadaşları devlet eliyle toplumdan dışlanıp farklı alanlara yönelmesine neden olmadımı? Geçmişe dönüp baktığımızda,Yavuz Sultan Selim her yönünü Avrupa’ya çevirdiginde müslümanları arkasına alması, müslümanlarda birlik olduğu için onlarla hareket etmesi ve Avrupayı bu şekilde kontrol etmesini şimdiki iktidar ile eşleştirdigimizde aynı sonucu görüyoruz. Şimdi müslümanların yarısı Yavuz Sultan Selim bizi kullanarak başardı düşüncesiyle,diger yarısının Yavuz Sultan Selim’e saygı göstermesi,şimdiki iktidardan hiç bir farkı yoktur.Bir etnik köken,din,ve ırkı kullanarak kendi din,ırk ve kökenden oluşan topluma karşı kullanmak fevkalede yanlış sonuçlar doğurur ve toplumla çatışma ortamına dönüşerek yarısının izole yarısının ise haksızlığa karşı gelmeyip kendilerini kullandırmasıyla ülke gençligi heba edilmektedir.Bir ülkenin yarısı size saygı duyacak,diger yarısı sizden nefret edecek; öyle şey olmaz. Kucaklayacaksan herkesi kucaklayacaksın. Madem iktidar olmuşsun bu halkın sayesinde,hiç fark gözetmeksizin herkesime aynı şekilde davranmalısın ki; ülkeyi yarınlara taşıyacak gençlik heba olmasın.

Mecburi