Mail yoktu eskiden mektup yazardık, cep telefonu yoktu, sevgilimizle buluşacağımız yeri günler önceden kararlaştırır, özenle hazırlanırdık! Kombi yoktu, yine de kartopu oynamaktan korkmazdık! Elli çeşit ayakkabımız, beremiz, anorağımız yoktu ama yine de hastalanmazdık, ısıtıcı olarak evlerin salonunda soba vardı yine de diğer odalar buz tutmazdı! Bilgisayar yoktu, ödevler elde yazılır, tezler daktilocuda hazırlanırdı ama bu kadar üşenmezdik. Hiçbirşey bilmediği halde ukalalık yapan şimdiki gençler gibi davramazdık, bilmediğimizi sorardık, bir şeyi merak edince internete değil İslam Ansiklopedisine güvenirdik.... ve yürekten severdik... Teknolojiyi değil insanı...!
Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
Mâziden bir mektup... Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Mâziden bir mektup... yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Mâziden bir mektup... yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Her geçen devir bir öncekine hasret çeker. Bunun adına sanırım "zamanelik" deniliyor. Zira zamana uyan her yeni devir eskisini mumla aratır oldu.
Biliyorum ki bir gün de şimdimizi mumla arıyor olacağız. Sonra da "Nerede kaldı o eski zamanlar" diyeceğiz.
Geçenlerde bizim evde elektrikler kesilmiş. Gece uyandım oda buz gibi. Baktım kombi susmuş. Zaten hastayım canım burnumda, Allah'ım bu ev nasıl ısınacak dedim.
Bırakın sobayı, soba bacası bile yok yeni yapılan inşaatlarda. E elektrik olmayınca elektrikli ısıtıcılar da çalışmaz. İlk kez o gün düşündüm bulunduğumuz durumun vehametini.
Kızım İstanbul'a gidecek okul gezisi ile. Saçını yıkaması lazımmış. Elektrik yok ki kombi su ısıtsın. Hadi yıkadık diyelim Neyle kurutacağız????
Velhasıl uzayıp gider bu müşküller. Güya hepsi teknolojik anlamda modernleşmek adına meğer ne çilelere maruz kalmışız!!!!!!
Bir dokun bin ah işit oldu şair....
K/ar gülü...
KargülüALMILA tarafından 12/27/2012 2:28:38 PM zamanında düzenlenmiştir.
Estağfirullah, Aynen bundandır şikâyetimiz. Teknolojinin imkân ve yeniliklerine, birtakım kolaylıklarına evet amma ve lâkin bizi esir alıp hayatımızın diğer doğal uğraşlarına, daha da önemlisi tefekkürümüzü baltalamasına hayır demek için yazıldı bu mektup... Ve biraz da özlemlere...
Geçenlerde bizim evde elektrikler kesilmiş. Gece uyandım oda buz gibi. Baktım kombi susmuş. Zaten hastayım canım burnumda, Allah'ım bu ev nasıl ısınacak dedim.
Bırakın sobayı, soba bacası bile yok yeni yapılan inşaatlarda. E elektrik olmayınca elektrikli ısıtıcılar da çalışmaz. İlk kez o gün düşündüm bulunduğumuz durumun vehametini.
Kızım İstanbul'a gidecek okul gezisi ile. Saçını yıkaması lazımmış. Elektrik yok ki kombi su ısıtsın. Hadi yıkadık diyelim Neyle kurutacağız????
Velhasıl uzayıp gider bu müşküller. Güya hepsi teknolojik anlamda modernleşmek adına meğer ne çilelere maruz kalmışız!!!!!!
Teknolojinin içeriği adeta kasıtlı olarak yönlendirir gibi; paylaşımları küçültüyor ve yalnızlığa itiyor insanı... Geçenlerde bir arkadaşımın doğalgaz sistemi ve kombisi bozulmuş,"eskiden hiç üşenmeden odun kömür hazırlar, hem kendimi hem de suyu soba ile ısıtırdım, ama şimdi hiçbir şey yapamıyor, tamirciyi ve ne işe yaradığını hiç bilmediğim ithal kombi yedek parçalarının gelmesini bekliyorum, iki gündür hayatım felç oldu, başıma bu gelince köle olduğumuzu iyice anladım..." diyordu.
Evet bu sadece bir örnek, dediğiniz gibi söylenecek o kadar çok şey var ki; nereden başlasak olur, nereden baksak sayısız örnek çıkar karşımıza...
Teknolojiyi kullanalım ama en azından insanı ve onunla paylaşmayı hatırlasak, bedenen yorulsak zaman zaman ama el emeğine, göz nuruna... ve kalp sesine değer versek ne güzel olur diyordum...
Çok teşekkür ederim, maziye mektupu açıp okuduğunuz, hislerime ortak olduğunuz, maziye bir selam gönderdiğiniz için...!
Geçenlerde bizim evde elektrikler kesilmiş. Gece uyandım oda buz gibi. Baktım kombi susmuş. Zaten hastayım canım burnumda, Allah'ım bu ev nasıl ısınacak dedim.
Bırakın sobayı, soba bacası bile yok yeni yapılan inşaatlarda. E elektrik olmayınca elektrikli ısıtıcılar da çalışmaz. İlk kez o gün düşündüm bulunduğumuz durumun vehametini.
Kızım İstanbul'a gidecek okul gezisi ile. Saçını yıkaması lazımmış. Elektrik yok ki kombi su ısıtsın. Hadi yıkadık diyelim Neyle kurutacağız????
Velhasıl uzayıp gider bu müşküller. Güya hepsi teknolojik anlamda modernleşmek adına meğer ne çilelere maruz kalmışız!!!!!!
Eli ayağı oldu çocukların, telefonlar, tablet pc ler vs vs... Artık okullarda tebeşir, tahta kalemi de kalmayacak. Akıllı tahtalar var.
Biz zamanında liseyi üç yıl iken okuduk, şimdiki üniversite mezunlarından daha iyi yetişerek hem de. Üniversiteye gidince çok da bir şey katmadılar bilgimize.
Anlatsak roman olur ya öyle işte.
Ömrünüze bereket Salurhan. Kısacık bir yazı binlerce duyguyu ve geçmişten izleri hatırlattı...
Kalimera. tarafından 10/18/2012 8:54:48 PM zamanında düzenlenmiştir.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.