13
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1842
Okunma

Sis sarmıştı ağaçları, kurumuş yapraklar dökülmüştü her yere.
Artık sonbahardı mevsim, bazı yapraklar kızıla dönmüş sararmıştı kimileri,
Estikçe deli rüzgar düşen yaprakları alıp götürüyordu. Savurarak.
Kuşlar neşesiz dolanıyor dallarda, küçük serçecikte konmuştu dalın birine.
Yaş vardı gözlerinde, rüzgar tüyleri ile oynaşıyor, dolanıyordu etrafında.
Hey neyin var senin, hiç tepkisizsin,
Gözün dede yaş var ağlıyor musun. Yoksa nefesimi yaşarttı gözlerini
Yok sanırım sen değilsin gözümü yaşartan.
Ya ne
Hiç
Nasıl hiç anlat bana derdini
Ne desem ki baksana havaya sis sardı her yeri artık değişiyor gelen sonbahar.
Evet biliyorum değişecek havalar ben biraz serin eseceğim artık da seni üzen ne evsiz barksız mısın yok sa
Yok haşa şükür Allah’a bu ağaçlar oldukça kalmayız açıkta dökül se de yapraklar var dökülmeyen ağaçlar. Beni üzen başka mesele , arkadaşlar edinmiştim göçmen kuşlardan leylek ve kırlangıçlardan, şimdi ise gidiyor onlar. Ayrılık büktü boynumu
Ha anladım.
Siz şanslınız hep burada doğup burada yaşıyorsunuz yaz, ve kış
Oysa göçmen kuşlar öyle değil bak artık göç zamanı, şimdi hepsi yola koyulacak yanlarında yavruları ile,
Kışa dayanmıyor onlar sıcak memlekete göç ediyorlar tabiat kanunu bu
Haydi üzülme bahara yine gelecekler.
Evet geleceklerde uzun bir sonbahar kış ayları var, nasıl geçecek
Geçer geçer merak etme sen haydi gülümse somurtma öyle.
İçimden gelmiyor gülmek nedense.
Sen bak yuvana yavrularına bende dolanayım biraz, dağıtayım şu sisi sıktı beni biraz alışmak lazımda bundan sonra sık sık olacak
Neyse deyip uzaklaştı ıslık çalarak
Üzgünde olsa serçe yuvasına doğru uçtu yoktu çaresi gidecekti göçmen kuşlar.
Sis hala vardı görünmüyordu ağaçlar ah dedi sonbahar hoş geldin
Sararan yapraklar bir başka güzelsiniz başka güzelllllll
AYŞE KARAN