4
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
771
Okunma
Çorum Belediyesi Ramazan Etkinlikleri için Cumartesi günü şehrimize bir konser için gelen Sayın Esat Kabaklı; birbirinden güzel mesaj içeren türkülerini çaldı söyledi.
Yeri geldi gönlüne seslendi, yeri geldi gönlümüze seslendi.
Halkın içinden değerli kişilikleri de türkü tadında tanıttı dinleyen sevenlerine.
Mesela Elazizli(Elazığlı) “Yol yemez Nazmi Dayı” bunlardan biri.
Büyükler olarak sade bizim gönlümüze seslenmedi elbette, gençlerimizi, oğullarımızı da unutmadı. Hem onlara öyle bir seslendi ki; kulaklara küpe olacak cinsten.
“Gün gidende ay gelende gel oğlum
Cihan yanar sen gülende gül oğlum
Bir yol vardır Hakk yoludur bul oğlum
Yeri bilmek göğü bilmek bil oğlum
Çabuk büyü çabuk yetiş tez oğlum
Çakal gezen şu dağlarda gez oğlum
Çabuk büyü çabuk yetiş tez oğlum
Çakal gezen şu dağlarda gez oğlum
Gez oğlum;
Vatanına göz dikeni ez oğlum.!
Dostun kim düşmanın kim sez oğlum
Tarihini şerefinle yaz oğlum
Yaz oğlum.!”
…
Bir babanın evladına öğüt veren seslenişi. Sesleniş böyle olursa öğüt verilen evlat nasıl olur varın siz düşünün.
Bu öğütler Sayın Esat Kabaklı’nın sözde oğluna ancak özde tüm Türk çocuklarına.
Bu türküyü dinlerken bir baba olarak kendi evlatlarıma nasıl yaklaşmam gereğini, onlara Vatan, Millet sevgisini nasıl vermem gereğini düşündüm.
Oğlum daha ilkokula başlamadan düşünmüştüm ve o zaman oğluma hitaben “Söz mü Oğul” diye bir şiir yazmıştım. Şöyle başlıyordu:
Dinle ey gözümün feri
Uyumanın değil yeri
Her an, her zaman ileri
Bakacaksın… Söz mü oğul?
…
Şükürler olsun ki uyumayı bıraktı. Artık büyüdü sayılır. Ne de olsa ilkokulu bitirdi. Bu sene Ortaokullu oldu.
Ben tam bunları düşünürken sanki oğlum bu düşündüklerimi duymuşta bana cevap veriyormuş gibi geldi birden gönlüme.
Gönül bu ya; söylemese de söylemesini istediğini duymak istiyor.
Bakın; “Söz mü Oğul” şiirime oğlumdan nasıl bir cevap aldım:
SÖZ BABA
Söz mü? Diye sormuştun
İşte cevap: Söz baba.
Belki hayal kurmuştun
Gerçek olsun… Söz baba.
Dökerek alın teri
Çıkartmalı eseri
İleri, hep ileri
Bakacağım… Söz baba.
Küçük deme yaşıma
Öğüt kattım aşıma
Altın tacı başıma
Takacağım… Söz baba.
Bayrak gibi al kanım
Vatana feda canım
Sel olup dört bir yanım
Akacağım… Söz baba.
Bırakmayıp peşini
Serip cehlin leşini
Hakikat ateşini
Yakacağım… Söz baba.
“Ümmetî…” derken Nebi
Olamam koyun gibi
Sözlerimi mıh gibi
Çakacağım… Söz baba.
Ben gönlümün yalancısıyım. Sizlerde okudunuz şahit oldunuz bir anlamda. İnşallah ömrümüz yeter de bir yerlere geldiğini görür isek o zaman da bir hatırlatma yaparız olmaz mı?
Bu duygularla böylesi değerlerimizi bizlerle buluşturan gönül erlerine teşekkür ve şükranlarımı sunar, hepinizin Mübarek Ramazanını Kutlarım.