Herkes farklı pencerelerden bakar dünyaya. Kimi eli kolu bağlı kendi penceresi arkasından farklı pencerelerde yapılanları seyreder. Bunlar tribünde seyirci konumundadır. Etliye sütlüye dokunmayan, "bana dokunmayan yılan bin yaşasın" cıdırlar. Pencerem temiz kalsında etrafı rahat seyredeyim diyenlerden. Pencereleri yağan yağmur sıçarayan çamurlarla kirlense de kirlenmemiş gibi davrananlar.

Peki herkes kendi penceresinden mi bakıyor. Pencereyi oraya kendileri mi koymuştur. Ya da pencerelerin yerlerini hiç değiştirmeye çalışmışlar mıdır. Tek yöne bakanlar, çerçevesini değiştirmeyenler, değiştirilmesine izin vermeyenler, değiştirildiğinde penceresini kendisi oluşturmuş gibi tepki verenler ... Bu listeyi uzatmak mümkün. Biz bunlarla yetinelim şimdilik.Tasvir üzerinden devam edelim biz. Pencerelerinin önü mutluluk resimleriyle örtülmüştür bunları. Değişen sadece resimlerdir. tepkileri bu değişen resme değildir. Tepkileri mutluluk resimlerinin arkasındaki karanlığı görmeleridir.

Şimdi farklı pencerelerden bakabilen, bundan dolayı ufku genişleyen, genişleyen ufkundan dolayı yalnızlaşan, yalnız kalmamak için başkalarınında farklı pencerelerden bakmasını isteyen, camlarının arkasında karanlığı gizlemek için konulan resimleri söküp atan, resimlerin arkasındaki karanlığı camlardaki resimlerden daha gerçekçi bir mutluluğa ama gerçek mutluluğa götürebileceklerine inanan kişiler.

Her üç paragraf üç ayrı profili simgelemektedir. Aslında baktığımızda kendisini üç paragrafta görebileceği gibi hiçbirinde görmeyenlerde olacaktır. Üç paragraf üç ayrı şeyi simgelese de bunu ikiye ayırmak mümkün. Karanlığı kabullenen, karanlığa karşı mücadele edenler olarak.

2 temmuz 1993 karanlık bir Sivas yanan bir madımak oteli. Yanan 35 can. Bu tasvirle devam edersek kendi pencerelerinin yok olmasına rağmen karanlığa karşı mücadeleyi seçenlerdi. Yanan madımak farklı pencerelerden bakamayan kişilerin karanlık günlere ne kadar sıkı sıkıya bağlı olduklarını pekiştirirken, karanlığa karşı mücadele eden kişilerin aydınlık mücadelesinin kıvılcımı oldu. Unutulması mümkün değil ama bunun için çaba gösteren birileri var.Unutmadık unutmayacağız ve unutturmayacağız....