Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
sadikozen
sadikozen
VİP ÜYE

MİLLİ BİRLİĞİN SAĞLANMASI VE KORUNMASI

Yorum

MİLLİ BİRLİĞİN SAĞLANMASI VE KORUNMASI

1

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

716

Okunma

MİLLİ BİRLİĞİN SAĞLANMASI VE KORUNMASI

MİLLİ BİRLİĞİN SAĞLANMASI VE KORUNMASI

Dr. Sadık Özen


Suriye’nin saldırısı ile oluşan, ülkemizi ve ulusumuzu derin bir yasa boğan elim uçak düşürülme faciasından sonra iktidar ve muhalefette bulunan herkes "Milli birlik ve beraberlik içinde bulunulması" gerektiğinden söz etmeye başlamıştır.

Sadece bu talihsiz olay nedeniyle değil, her zaman milli birlik beraberlik içinde olmamız gerektiğini hararetle savunan biriyim. Bu konuda onlarca makale yazdım, yüzlerce yorum yaptım ve birçok çağrıda bulundum. Aynı görüşlerimi sürekli olarak koruyor ve bulduğum her fırsatta bu husustaki görüşlerimi dile getirmeye çalışıyorum.

Zira ulusal birlik, bir ülkenin ve ulusun en olmazsa olmazıdır. Sadece olağanüstü hallerde değil, her zaman ve her koşulda birlik ve beraberlik içinde olunması vatanın selameti ve halkın huzuru açısından büyük önem taşır.

Birliğin sağlanabilmesi için herkesin aynı siyasi görüşte olması gerekmiyor. Ortak bir düzeyde buluşulması için iyi niyetli olunması, karşılıklı sevgi saygıya önem verilmesi ve bunların paylaşılması yeterlidir.

İlla ki küçük tarafın ödün vermesi gibi bir durum söz konusu olamaz. Tam aksine çoğunluğu temsil eden ve iktidar gücünü elinde bulunduranların daha çok özveri göstermelerinin gerektiğini düşünüyorum.

Şu anda; "Bir müsibet bin nasihatten üstündür" atasözümüzün gerçekleştiğine tanık olmaktayız. Keşke bir müsibetle karşılaşmadan ve deyim yerindeyse yumurta folluğa düşmeden gerekli adımlar atılabilmiş olsaydı.. Ama her şeye rağmen yapılan girişimler olumludur ve sürdürülmesi temenni edilir. Çünkü ülkemizin menfaati bunu gerektiriyor.

Çok uzaklara değil daha bir yıl öncesine gittiğimizde milletçe ne büyük olumsuzluklar yaşadığımızı düşünüyor ve bundan büyük üzüntü duyuyorum. Anayasa deeğişiklikleri ve onun arkasından gelen referandum döneminde ve seçim sürecinde yaşananlar içimi karartıyor, hatta bulandırıyor.

Bu süreçte ulus olarak gerçekten büyük ve telafisi zor olumsuzluklar yaşadık. Ne yazık ki bu olumsuzluklar devam etmektedir. Bir taraftan terör belasına şehit düşen evlatlarımızın acısı, öte yandan askerlerimizin maruz kaldıkları olumsuzluklar ve özellikle yargı sistemimizdeki yozlaşma ve bunlara paralel olarak oluşan huzursuzluk ortamı sona ermedikçe; gerçek bir milli birlik ve beraberliğin sağlanabileceğinden kuşkuluyum doğrusu.
Zaman zaman yeşeren umutlar ne yazık ki hep boşa çıkmıştır. İnşallah bu defa böyle olmaz.

İç politikada; iktidarın bir "Mağduriyet Edebiyarı" yaratma ve bunun gölgesine sığınmayı kendisi için politika haline getirmiş olduğuna birçok defalar tanık olduk.

Yaşanan son olay, izlenen dış politikada da aynı tutumun izlenmekte olduğu zehabını uyandırmaktadır. Zira "Arap Baharı" diye başlatılan ve Suriye’nin bir köşeye sıkıştırılması amacını güden süreç, sonunda, böyle tatsız ve kabul edilemez bir sonuç doğurmuştur diye düşünülebilir.

Kısa bir süre önce Sayın Dışişleri Bakanı’nın Suriye ile ilgili söylemleri ve Dışişleri Bakanlığınca yapılan uygulama ve eylemlerin, bu yere gelinmesinde rolü olabileceği varsayımı pek de yanlış olmayacaktır.

Uluslararası düzeyde bugün Türkiye mağdur durumdadır. Bu mağduriyeti giderici girişimler sürdürülmektedir. Meselenin, bir tazminat ödenmesi veya buna benzer cezai bir işlemle sonuçlandırılacağı pek de uzak bir ihtimal değildir. Ancak bu konuda alınacak hangi ödün, iyi yetişmiş, gözbebeğimiz, çok değerli iki pilot askerimizin acısını dindirmeye yetebilir ki !...

Uğranılan felaket karşılığında yapılması gereken şey çok açık ve net bir şekilde bellidir. Ancak hiçbir sağduyulu yaklaşım buna izin vermez. Çünkü uzun süredir kapıda bekleyen Üçüncü Dünya Savaşı’na hiçbir süper güç izin vermez ve vermemelidir de. Çok şükür bizim hükümetimizin ve kamuoyumuzun da bu konuda çok bilinçli ve sağlıklı bir düşünceye sahip olduğu görülmektedir.

Emperyalist devletler acımasızdır. sadece kendi çıkarlarını düşünürler. Hem kullanırlar, hem kışkırtırlar, hem kaşırlar, hem de zarar görecekleri şeylerden hemen kaçarlar. Bu onların değişmez politikalarıdır. Akıl ve izan sahibi hiçbir devlet, kendisini, onların kandırma ve kışkırtmalarına kaptırmaz ve çıkarcı politikalarına alet etmez.

Ülkemizi yönetenlerin; zaman zaman bir süper güç olma hayallerine kapıldıkları gözleniyor. Bunu ben de isterim. Hem de en büyük süper gücün bizde olmasını isterim: Ama bu arada "Ayağını yorganına göre uzat" diye bir atasözümüzün olduğunu da hiç unutmam ve hep aklımda tutarım.

Sonuç olarak; bu menfur olayı, ne kadar haklı olursak olalım, maalesef içimize sindirmek zorunda kalacağımız anlaşılııyor. Dilerim bundan böyle izleyeceğimiz daha akılcı ve tutarlı politikalarla bir daha bu tür olumsuzluklar yaşamayız.

Şehitlerimize Allah’tan rahmet, ulusumuza başsağlığı ve sabır diliyorum.

Saygılarımla...

24 Haziran 2012
www.fikirplatformu.net www.antalyabugun.com www.edebiyatdefteri.com

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Milli birliğin sağlanması ve korunması Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Milli birliğin sağlanması ve korunması yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
MİLLİ BİRLİĞİN SAĞLANMASI VE KORUNMASI yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Etkili Yorum
Birgül OTLU
Birgül OTLU, @kirgingul
26.6.2012 10:28:50
söz konusu milli birlik ve beraberlik olunca akan sular durur.Sağı solu lazı çerkezi kürdü türkü anynı yürek atar...Bu kutsi görevde gövde gösterisi yapmanın anlmaı da yok.Elin elimde olsa yırtarım dağları enginleri unutulmamalı ..
teşekkürler hocam anlamlı bir yazı.kaleminize sağlık
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL