Bal gibi unuturuz! (Güncel)
Ankara acımız daha taze, yediden yetmişe yüreklerimiz sızladı, sızlıyor.
Lanetlemeyen, şiirler dizmeyen, makale yazmayan, ağıt yakmayan, gözyaşı dökmeyen... kalmadı nerdeyse.
Ama unutacağız!
Hem de bal gibi..!
Milli takım İzlanda maçını kazansın....biraz daha unutacağız.
Şampiyonlar ligi, Avrupa ligi, Türkiye ligi maçları başlasın...daha da çok unutacağız.
Seçim gününe yakın...biraz daha fazla unutacağız.
Hele, yeni yıl yaklaşsın...nerdeyse unutmuş olacağız.
Yılbaşı geldi mi nerdeyse tamamen unutmuş olacağız.
Ben dedim, yazın bir kenara....
Gerçi; tarihte yazılı kalacak, gazete ve internet arşivlerinde bulunacak, ama biz unutmuş olacağız.
Evet; aylar boyu hergün yas tutmamız imkansız, hayat devam etmek zorunda...
Ama işin en üzücü tarafı; galiba hiçbir ders çıkarmadan unutacak olmamız.
‘’Neden böyle acı günleri görüyoruz ve yaşıyoruz’’ diye kendi akıl ve mantığımızla muhakeme etmeden unutacağız, bu kesin.
Çünkü, unutmaya alıştırıldık biz.
Bakın; Soma, Diyarbakır, Suruç...nasıl unutuldu!
Çünkü, avutulmaya ve avutmaya alıştırıldık biz.
Çünkü, özellikle de UYUTULMAYA alıştırıldık biz.
.....
Belki de; yetişkin nesil bizler göremiyeceğiz, ama tek dileğim o ki; genç nesil uyansın, hakkıyla hesap sormasını öğrensin, seçmesini öğrensin....
Aksi takdirde bu durum, sonu gelmeyen korkulu bir rüya gibi kalacak nesiller boyu!
.....
Belki 25-30 yıl sürecek, fakat uyanmamız gerek.
Çocuklarımız ve yeni kuşaklar için!
Allah rızası için!
.....
Elinizi vicdanınıza koyup söyleyin:
Canımız kadar sevdiğimiz evlatlarımıza ve onların evlatlarına nasıl bir ortam,
nasıl bir ülke bırakmak istiyorsunuz?
Selamlar ve selamlar
HH
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.