- 1700 Okunma
- 14 Yorum
- 0 Beğeni
FIR FIR ENVER
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Yatılı okul!Hele bir de askeri okulsa, disiplin, eğitim, dersler, hasretliği katladıkça katlıyor.
Yapılacak tek bir şey vardı…Birbirimize sarılmak. Bizde öyle yapardık. Dertlerimizi,
yokluğumuzu,-yeri gelmiş- bir tek sigaramızı paylaşmıştık.Dostluklarımız; görüntüsü güzel, ancak köksüz palmiye gibi değil, çınar gibi köklü ve sağlamdı.
Hemen hemen hepimizin bir takma adı vardı.
Enver Yolcu yerinde duramaz, hareketli biriydi. O na fır fır Enver derdik. Benim adım ismimden kaynaklanarak BEDROS tu. Tacettin’in isminden de o yok zamanlarda tasarruf yapılmış TACO olmuştu.Enver Yolcu şakacıydı. Uyuyanların yüzünü boyar, postal bağları ile ayaklarından ranzaya bağlardı.
Zamanı geldi. Astsubay olduk. Çektiğimiz kuralarla dört bir yana dağıldık. Evlendik.
Zamanla çocuklarımız oldu. Çocuklarımızı evlendirdik. Çocukları oldu. Biz bir birimizden hiç ayrılmadık. Biz 68 liydik. Biz çınar ağacıydık. Bazılarımız gelmemek üzere gittiler.
Unutmadık onları. Ailelerini de yalnız bırakmadık.Taco, Bir de Fethi ne emeklerini ne de yüreklerini esirgediler. Bizleri her yıl bir araya getirirler. Bence onlar kayıtlarda geçmeseler bile 68 lilerin kurmayıdırlar.En son kampımızda Fethi;
“Arkadaşlar size bir sürprizim var. Fır fır kampa geliyor” dedi.
Bizler de bir sevinç yeli ki görmek gerek. Fır fırı görmeyeli kırk yılı aşkın oluyor. O
hepimizin sevdiği biri. Neredeyse onun şakalarına yakalanmayan yok gibi…
"Ne zaman ?"
"Bu gün. Belki de biraz sonra."
Heyecanlanmıştık.
“Hadi Fethi sor. Bakalım şu anda nerede ?”
Fethi de bizim kadar heyecanlıydı. Cepten aradı. Telefonla konuşurken gözleri ışıdı. Bize dönerek;
"Arkadaşlar, ben geldim. Şu anda sizlere bakıyorum diyor"
Bize telefonla konuşan bir çifti göstererek;
"İşte fır fır orada. Yine bize şaka yapmak istiyor."
Hepimiz sevinçle o çifte koştuk.Yakaladık Enver’i.
"Hoş geldin Enver"
Bizim okuldan tanıdığımız Enver uzun boylu, sarışın, yakışıklı biriydi. Biz onu Göksel Arsoy a benzetirdik. Ama bu Enver’in boyu kısa, oldukça da esmerdi. Hadi onu da söyleyeyim. Çirkindi de.Olsun du. Enverimizi bulmuştuk ya...
Bazılarımız beline sarılıyor, bazılarımız saçını çekiyor, bazılarımız da ayağından tutup
yere yatırıyordu.Biz bunları yaparken eşi de gücü yettiğince,
“Benim eşimin adı Enver değil. Onun adı Sabahattin, Sabahattin” diye bağırıyordu.Kim duyar, kim dinler?
"Sen bizim fır fır Enveri bizden iyi mi bileceksin? Biz 68 liyiz biz kül yutmayız"
Biz Enver’i o kadar çok bunalttık ki. Bir fırsatını bulunca elimizden kaçtı.
Denize doğru koşuyor. Belkide kendini denize atıp elimizden kurtulacak. Peşinden eşi,
onların peşinden de biz 68 liler…
130 kiloluk Halil devremiz sahilde güneşleniyor. Ben bağırdım;
" Tut Halil tut. Enver kaçıyor."
Halili geçmek mümkün mü? Kaleye koysan top geçmez… Engelledi Enver’i.
Ben yetiştim. Serde güreşçilik var ya, bir kafa kol Enver yerde.
Diğer devre arkadaşlarım da geldiler. Çöktük üzerine.Bizim Enverimizin bir bakışı var ki yürek dayanmaz.
"Tamam “ dedi, tamam, ben Enverim. O sizin dediğiniz Enver im. Üzerimi değiştirip
geleceğim.
"Fır fır Enver"
"Tamam, fır fır Enver"
"Hah şöyle yola gel"
Biz bu olayları yaşarken, eşi sular seller gibi ağlıyor, ellerini dizlerine vurarak;
"Gitti beyim gitti. Çocuklarım babasız, torunlarım dedesiz kalacak."
Bıraktık Enveri. Nasıl olsa üzerini değiştirip gelecekti.Bulmuştuk yıllar sonra fır fırımızı. Neşemiz ayyuktaydı. Kimimiz çay, kimimiz bira içiyor, birbirimizin sözünü keserek fır fırın bize yaptığı şakaları anlatıp ,gülüyorduk.
Uzun boylu, saçları ağarmasına rağmen hala yakışıklı, biri geldi yanımıza. Bir sandalye çekti Oturdu.
"Vayy 68 lilerin gülleri vayy. Geldim işte. Yıllar sonra sizleri gördüm ya. Ne mutlu bana."
Bu da kim di?Nereden niye, gelmişti? Konuşmasına devam etti;
" Hiç birinizi unutmadım. Sizi gözlerinizden tanırım. Sen Tacosun. Sen Fethi sin. Sen Mustafa Özbeksin. Ama bizim Abbasımız sın. Seni tanıyamadım."
" Ben İlhan Toker. Merzifonlu"
"Tamam, tamam tanımaz mıyım? "
"Sen Bedrossun. Seni nasıl ranzaya bağlamıştım da, kalkamayınca" beni cin çarptı “diye korkmuştun?
Güya gülüyorduk. Gülüşlerimiz yüzlerimiz de donmuştu. Daha bir sürü okul anılarından bahsetti. Karşılık bulamadı. Onunda bizler gibi heyecanı, coşkusu azalmış bütün neşesi kaçmıştı.Ayağa kalktı;
"Ben emekli olduktan sonra bir şirkette üst düzey yönetici konumuna kadar yükseldim. Fethinin ısrarlarına dayanamayıp sizleri görmeye geldim. Benim işim başımdan aşkın. Demek ki hata yapmışım. Böyle mi karşılanacaktım? 68 liler böyle mi olacaktı?"Çekti gitti.
Ertesi gün, çaylarımızı içip, sohbet ederken Taco geldi yanımıza;
"Arkadaşlar dün kamptan iki kişi ayrılmış. Biri çok ilgiden, diğeri de ilgisizlikten. Birinin adı Sabahattin Akgül 70li, diğeri de Enver Yolcu 68 li."
İki Enverimiz de bizlerden ayrılmıştı.
Hala şüphemiz var!!!
BİZİM ENVERİMİZ HANGİSİYDİ?
YORUMLAR
Askerlik anılarını çok severim,
eşimden yıllardır bölüm bölüm dinlerim. askerlik anılarını anlatır sohbetlerinde..Anlatırken de çok keyifli olur o geri dönülmeyen günleri yasar...
Akıcı bir usluple bir kitap okur gibi keyifle okudum..Yüreğinize sağlık efendim...
Saygılarımı bıraktım...
Bedri Tokul
EŞİNİZE YÜREK DDLUSU SELAM VE SAYGILARIMLA...
Oya gedik
eşim Dinçer bey de teşekkür edip , selamlarını Saygılarını iletiyor size...
Harika bir anı. Okurken sürekli gülümsetti.
Yatılı okulların anıları kaleme vurulsa ben inanıyorum ki onlarca cilt eserler oluşur. Hayat boyu unutulmaz çünkü anılar. Biz her yıl toplandığımızda adeta 18 yaşına dönüyoruz. Aynı içtenlik, aynı şakalar...
Bu tür yazıların devamını da dileriz...
Saygılar...
Bedri Tokul
O iki yılda o kadar anlatılacak olay var ki !
ARKADAŞLARIMIZ;ANAMIZ, BABAMIZ KARDAŞIMIZDI...
Teşekkürlerimle...
-Hadi dostluklara,arkadaşlıklara yeniden şiirler yazalım.Kalıpların dışına çıkalım,dost dost dediklerimizi kendimizle yoğuralım.Anlam verelim söyleyişlerimize, Kristin Hannah‘ın kitabı.Ateşböceği Yolu kitabını hayatlarına koyalım. Gus Van Sant'ın yönettiği ,Robin Williams oynadığı Can Dostum'u izletelim...
-Hayat yolumuzda,her durakta yoldaşımız,gardaşımız,sırdaşımız olan dostlarımıza selam edelim !Dost birazda kendimizi karşımızda,bulduğumuz,aynasız dünyamıza ayna olan hallerimizdir...Böyledir ki dost beni anlatır benim olmadığım hanelerde yerlerde...
-Öyle ki son sözlerimle ayrıldığım yalan dünyamdan yine dostuma nazir-em dir !
Dost dost diye nice nicesine sarıldım
Benim sadık yarim kara topraktır
Beyhude dolandım boşa yoruldum
Benim sadık yarim kara topraktır kara topraktır
(Aşık Veysel)
Saygılar ,sevgiler.
Bedri Tokul
Sağ olun!!!!!
Güne düşen yazınızı tebrik ederim sayın hocam.
"BEDROS" bana ünlü ressam-şair Bedri Rahmi EYUBOĞLU'nu da hatırlattı. Dostları arasında Bedros diye anıldığı notuna rastlamışımdır. Böylece karşılaştığım 2'inci Bedros oldunuz sanırım.
68 ruhuna da buradan bir selam çakıyorum.
Yüreğiniz solmasın, kaleminiz daim olsun dilerim.
Bedri Tokul
İçdenlikli yorumunuz için teşekkür ederim...
Bedri Tokul
Hep gülelim, sağlıklı olalım.
Gülmekten başka elimiz de ne kaldı ki ???
Büyük geçmiş olsun. öptüm gözlerinden...
Epeydir yoktunuz Komutanım. Belki de ben yoktum...
Yine harika bir yazı. Çok güzeldi. Mürekkebiniz hiç kurumasın.
Bu gece Taco Komutanımın yazısını da gördüm. Çok mutlu oldum.
Harikasınız ikiniz de.
Allah ikinize de sağlıklı uzun ömürler versin.
Ellerinizden öperim.
Günay ÖZDEMİR tarafından 2/2/2015 1:07:42 AM zamanında düzenlenmiştir.
Bedri Tokul
Sağlık sorunlarım vardı. Çok şükür şimdi iyiyim ve artık buadayım.
HASRETLE MUHABBETLE GÖZLERİNDEN ÖPERİM...
Merhaba Bedri abim.
O anılar hiç unutulmaz. Ben yatılı okulda kallmadcım ama aileden ayrı yaşamak zor olsa gerek. Yine harikaydı yazınız saygıyla.
Bedri Tokul
DOSTLUK BU
SADAKAT BU,,
SAĞ OL BACIM,,,
Bedri Tokul
Beraber yaşanan dostluklar olduğu gibi, görmeden de insanın dostu olabiliyormuş...
SİZİN GİBİ...
SELAMLARIMLA...
SAYGILARIMLA...
o anı ne güzel resmetmişsin bedros.....hele ki cıvıl cıvıl anlatımının tadı da bir başka ben o gün ilk enveri en az on defa ikinci enveri üç dört defa öpmüştüm. biz bir enver i beklerken ikincisi de yanındaydı. o gün enverin koğuş artkadaşları bile yanılmıştı...sahi hangisi bizim enverdiki???????????????? çok güzeldi kavi kalem sevgilerimle
Bedri Tokul
Ben gülerek yazdım.
Hala da gülüyorum...
Selamlar kurmayım...