ya adam suratıma baktı ilk cümlesi "gel bakalım öğretmen hanım" oldu ha bir de dedi eylül çocuğu seni:) kaıçında doğdun bakayım? 5 i dedim ama şok oldum
seni bilim ve tarih bile çözemez zaten falcı ne yapsın:)
o falcı herşeyi biliyor bi kerem:) benim resmen karakter analizimi yaptı:) bi de elime dokundu benim sımsıcak bi şey oldu elime o çakraymış ve bana pozitif enerji vermiş sen bilmiyosun:) çok negatifmişim ve nazar varmış üstümde...
papillion,rıza,ayşe,cemal,mami,umay,kerim,gözde,ender ve avradı,kırmızı şarap,beklenen ve hiç gelmeyen sevgili,martaval atan falcı,kardeşine ve sevgilisine eşlik etmek( serde görümcelik var),yemediğin halde pala dayının başını beklemek,
Kitapçada çay molasının verildiği biberde gürültüye hesap ödendiği öğrencilerin kampüsten daha fazla vakit geçirdiği güzel yer.. (şahsen benim öyleydi) :)
en çok pazartesi perşembe gidiyordum..gencturkcell saolsun... allahtan yakın .. yürüyerek kızılayı turlayıp,yine yürüyerek akşamı içe çeke çeke eve varmanın tatlı yorgunluğu bambaşka... bi de yanınızdaki kişiyle daha bi önem kazanır..
çakırkeyif sevgilinin ve yeğeninin koluna girilir ve kızılay sokaklarında bağıra bağıra ''dert deryasındayım anam kayık değilem'' gibi gereksiz bi şarkı söylenir ::))
6 kişilik bi grupla bi mekana gidilip dünya kadar hesap ödenebilir:) ödenen paracıklar evlat acısı gibi koyar size ve aradan onca zaman geçmesine rağmen belinizi inatla doğrultamazsınız...
yürüyen merdivenlerde düşme tehlikesi geçirilebilir ve bi alt basamaktaki kadıın korkudan gözlerinin fal taşı gibi açılması sağlanabilir (üzerine düşmekte olan iki çam yarmasını görmesiyle tabi)
gecenin bi yarısı bardan çıkılıp sevgilin ve yeğeniyle birlikte kar altında saati geçmiş biir ototbüs beklenilebilir :))) insaflı bi taksici amcanın donmak üzereyken yetişmesiyle eve gidilebilir :)
büuük çarşıda kat ikide partner beklenebilir:) o sırada kırmızı gelinliklere bakılabilir metro çarşısı gezilebilir alışveriş yapılabilir alışveriş yapılırken köylüne rastlanılıp köşe bucak saklanılabilir:)
papillion mutlaka gidilmesi ihmal edilmeyen bardır cemal keltoşu ile mami şekerliği itinayla süzülür onlarla esprileşilir birer bardak buz gibi bira içiir sonra sendeleyelek ve ben sarhoş değiim naralarıyla gece 11 gibi bardan ayrılır... kısmetse son otobüse yetişilir... değilse mukadderat diyerek başka çözüm yolları aranır
kızılayda pala dayıyla çiğ köfte yenebilir mesela:) yanında konu mankeni gibi diker gibi sizi bi parça çiğ köfteye üstüne nar ekşisi döker ve ağzınıza teper:)
tümcesi de şudur:
bakınız ayşe hanım afiyetle yiyor, glein siz de yiyin:)
kızılayda gece otobüs gelmeyebilir mesela:) keçiörene giden taksi dolmuşlarla cebinizdeki son paranzızı sökülüp eve gitmek için can atabilirsiniz... 3 kişisinizdir... ve bir kar yağmaktadır inceden inceye kara geceye...
-abiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiii
-allah aşkına bi ekmek parası çok açım
:)
arada dayanamayıp versek de aslında aç olmadıklarını gayet ii biliyoruz