Kösnül
Düşünce gözlerim coğrafyana
Ah dedim
Diş geçirebilsem kaburgandaki bostana
Kıyısına ırmağın varabilsem bir
Aşıp da dağ yamaçlarını
Bir kulaç atabilsem can suyuna
(Kitabın içinden)
»»
"Teşiyen ku Azad hawara xwe digihine wan u ji wan dixwaze ku bibin veresen qirina wi, twşiya dayiken kurwenda, teşiya dayiken ku kulen xwe bi ser deste şeve de dirisin, teşiya dayiken ku di tenura dile xwe de nane evine dipehtin in... Azad jiyina bi qirin dike qirina jiyana me."
-Arjin Ari-
(Arka Kapak)
»»
Lekenin Suskunluğuna Dokunmak
Kendi kendini sınamanın karnavalı bu...
Şehrin ve kadının şarkıları...
Tarihin kendini devam ettirdikleri denince aklıma mekanlar gelir ve kadınlar...
Yüzyılları sırtında taşıyan suskun bir tanıklık vardır mekanlarda ve en az onlar kadar dilsiz onlar kadar farkındalığı gelişmiş kadınlar...
Yüzü yok kadınların, çıplaklıkları çürümüş...
Sessizliğin çekiciliği..»»
"Şakanın olmaz olası gerçekliği" deyip durdum Roni War'ın öykülerini okurken.
Bu bir tespit, işte eleştiriye dayalı bir olumlama değildi. İçinde sevinç, şaşkınlık bulunan bir tepkiydi diyebilirim. Bir öykü bunu başarabiliyorsa, yani okuru edebi doğruluklar sınıfının sıralarından açık havaya çıkarıp, onu "gelişigüzel" konuşturuyorsa bu az mıdır?
Okur tepkilerini illaki estetize etmemiz gerek..»»
Wek hercar iro disa ruhe Feqi re dixwest. Beri her tişti ruhe Feqi bi re diket u li du ruhe xwe, ew ji derdiket we rewitiye.
Loma niha kare xwe u çuyine dikir. Her çuyineke deriye kamilbuneke je re vedikir. Di van rewitiyen xwe de pergi gelek tiştan, gelek buyeran u gelek kesan dihat.
Her tişta ku pergi wi dihat, her kesen ku didit u her buyere, bi awayeki bandor li wi dikir. Geh kefa wi dihat, ..»»
Göç davullarının sesleri duyuluyor. Ne oba var, ne kervan; tek başına bir yolcu. Adı Emre Sencer. 24 yaşında, öğretmen. Gideceği yeri kendisi seçti. Olabildiğince uzak, olabildiğince ücra. Niye gitmek istediğini, neden kaçtığını kimse tam olarak bilmiyor. En büyük ihtiyacı bolca koli bandı. Durup durup aynı şarkıyı dinliyor.Gökyüzü iplik iplik aydınlanıyor, peşinden bir gürleme. Birazdan yağmur ba..»»
"Sessizce soğuttum acılarımı.
Yaralarımı üzerimde kuruttum.
Ayyaş gecelerin ürküten deli naralarını çatılara,yağmur oluklarına, kaldırım taşlarına sakladım.
Hiçbirini duymadınız, bilmediniz siz...
Anlamadınız da..."
Yalnızlık da Yorar'daki öykülerde anlatının dozu hep hüzünlü...
Yalın ve canlı yazılmış öykülerde dikkati çeken başka bir özellik ise sürükleyici anlatım ve şaşırtıcı gelişmele..»»
Tu te li aaşxaneyeke rudini. Tu xwarine ji xwe re dixwazi u ji garson dispirsi be ka gelo cihe wan ye ku mirov destava xwe ya biçuk le bişikine heye yan na. Garson dibeje, "Li çayxaneya tenişte heye." Ew dihere ku xwarina te ji xwarinpej re bibeje, tu ji radibidiheri çayxaneya ku wi ji te re gotiye.
Pişti ku ye di daşire de ye derdikeve, tu dernas dibi u destava xwe dişikini. Tu derdikevi deste..»»
Edebiyatdefteri.com, 2024. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
Edebiyat -
Şiirler -
Kitap
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.