Sahip olduğu dinî, siyasî, kültürel ve sosyal kimlik, Hz. Ali´yi etkisi günümüze kadar devam eden önemli simalardan biri haline getirmektedir. Bu sebeple Hz. Ali´nin farklı kimliklere ve kişiliklere sahip biri olarak tasvir edilmesi, farklı dinî ve siyasî akımların birbiriyle çelişen Aliler tahayyül etmelerini garipsememek gerekir. Hz. Ali´nin bazen bir sufî, bazen bir cengâver, bazen bir mitolo..»»
Bu çalışmanın İslam tarihinin önemli bir hadisesi olan ilk halifenin seçilmesi olayı ile Sakife hadisesine ışık tutacağı ve son dönemlerde çokça tartışılan bu konuya açıklık getireceğini umuyorum. Bu konunun mümkün mertebe ayrıntıya varıncaya kadar her hususuyla ele alınarak kaynakların iyice tarandığı kanaatindeyim. Bu çalışmaların Hz. Ebu Bekir'in şahsiyetini, ashab'ın kendi aralarındaki ilişk..»»
Peygamberi tanımadan, İslam'ı tanıyamayız, Peygamberin beraber olduğu insanları tanımadan da Peygamberi tanımak mümkün değil.
Ashab, 'bende sizin gibi bir insanım' diyen bir Resulün arkadaşları.
Sahabeyle aramıza köprü kuran örnek alacağımız şekilde onları, bize abartısız, gerçekçi bir ifadeyle anlatan kitaplar yazılmalıydı.
Yeri geldiğinde yorumlar yapılmalı, ayet, hadis ve büyüklerin sö..»»
İslami anlayışta peygamberlerden sonra insanoğlunun en faziletlileri Pemgamberimiz'in (sav) dostları olan sahabeler olarak kabul edilmiştir. Bunun için sahabelerin mertebesine hiçbir şekilde yetişilmez. Çünkü onlar, Peygamber Efendimiz Aleyhissalâtü Vesselâm'ı görmüş, iman etmiş ve sohbeti ile şereflenmişlerdir.
Peygamber sohbeti Sahabelere diğer insanların senelerle seyr ü sülûkla elde ettikl..»»
Hz. İbrahim nerede, hangi şehirde yaşadı, nereye göç etti? Nasıl evlendi, çocukları kimlerdi? Hikayesi uzun bir destan... Onun savaşımı göz önünde ancak bu savaşım tarihteki olayları koronolojik sırasıyla sadece nakleden bir tarihçi için oldukça sınırlıdır. Hz. İbrahim ve onun ideolojik savaşımının gerçek değeri, insanlık tarih ve uygarlığı tarafından tam olarak anlaşılamamıştır. Yoksa birkaç put ..»»
Amacımız; o kutlu insanların gerçek hayatlarını günümüze taşımak ve örnek alınmalarını sağlamak...
Neslimizi, Kuran'la, Resulle, sahabeyle tanıştıramazsak başkalarıyla tanışırlar; başkaları sahip çıkar onlara...
Biz sorumluluğumuzu ihmal edersek; bu boşluğu geleceğimizi karartan bazı kimselerin doldurması muhtemeldir...
Gençliğini yitiren, geleceğini yitirir...
(Tanıtım Bülteninden)
..»»
İslami anlayışta peygamberlerden sonra insanoğlunun en faziletlileri Peygamberimiz'in (sav) dostları olan sahabeler olarak kabul edilmiştir. Bunun için sahabelerin mertebesine hiçbir şekilde yetişilmez. Çünkü onlar, Peygamber Efendimiz Aleyhissalâtü Vesselâm'ı görmüş, iman etmiş ve sohbeti ile şereflenmişlerdir.
Peygamber sohbeti Sahabelere diğer insanların senelerle seyr ü sülûkla elde ettikl..»»
Ömer'i tanımak kadar İslami devleti de tanımak önemli. İslami devletin, Resulullah döneminde -vahyin gölgesinde- planı, projesi belirlendi. Hz. Ebubekir döneminde temeli atıldı. Hz. Ömer döneminde bina tamamlanarak hizmete sokuldu. İslami devlet yapısını tanımak isteyenler, Ömer dönemini iyi tahlil etmeliler.
Delilsiz, dayanaksız, abartılı ifadelere çalışmamızda yer vermedik. Amacımız, o kutlu ..»»
İslami anlayışta peygamberlerden sonra insanoğlunun en faziletlileri Pemgamberimiz'in (sav) dostları olan sahabeler olarak kabul edilmiştir. Bunun için sahabelerin mertebesine hiçbir şekilde yetişilmez. Çünkü onlar, Peygamber Efendimiz Aleyhissalâtü Vesselâm'ı görmüş, iman etmiş ve sohbeti ile şereflenmişlerdir.
Peygamber sohbeti Sahabelere diğer insanların senelerle seyr ü sülûkla elde ettikl..»»
Bir devletin dış politikası geniş anlamda o ülkenin çıkarlarının korunmasi ve gözetilmesi anlamına gelir. Bu bağlamda her devlet başkanı sorumlu olduğu siyasal düzenin çıkarlarını korumayı hedefler veya bununla yükümlüdür.
Hz. Ömer hilafete geldiği zaman komşu iki imparatorluk olan Bizans ve Sasaniler'le fiili savaş durumu devam ediyordu. Halife, öncelikle sorumlu olduğu siyasal düzenin geleceğ..»»
Edebiyatdefteri.com, 2024. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
Edebiyat -
Şiirler -
Kitap
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.