İstanbul'un edebiyat haritası çıkarılıyor!

Bu projeye göre, ünlü yazarların, şairlerin İstanbul’da doğup büyüdükleri evler ile ünlü hikayelerde adı geçen köşkler tespit edilip bu evlere birer plaket koyulacak, evlerin bulunduğu sokaklara ise oranın önemini anlatan küçük hitabeler yazılacak. Ardından buralar bir haritada belirlenecek ve bu haritalar ışığında kültür turları düzenlenecek.

Çalışmaları sırasında çeşitli zorluklarla karşılaşsalar da sorunları çözebildiklerini ifade eden İbrahimhakkıoğlu, şu andaki en büyük sıkıntılarının kayyum sistemi olduğunu söyledi. İbrahimhakkıoğlu, yeni yasayla getirilen kayyumların görev süresini de yargıya götüreceklerini bildirdi.

Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu Başkanı Dr. Uğur İbrahimhakkıoğlu, İstanbul’un edebiyat haritasını çıkaracaklarını söyledi. Bu projeye göre, ünlü yazarların, şairlerin İstanbul’da doğup büyüdükleri evler ile ünlü hikayelerde adı geçen köşkler tespit edilip bu evlere birer plaket koyulacak, evlerin bulunduğu sokaklara ise oranın önemini anlatan küçük hitabeler yazılacak. Ardından buralar bir haritada belirlenecek ve bu haritalar ışığında kültür turları düzenlenecek.
Yargıtay Onursal Genel Sekreteri ve Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu Başkanı Dr. Uğur İbrahimhakkıoğlu, ANKA’ya yaptığı açıklamada, Turing Kurumu olarak ülkeler arasındaki ilişkileri artırmak, Türkiye’yi dış dünyaya tanıtmak, seyahat kolaylığı sağlamak ve gümrüklerden araçların geçişlerinde geçerli belgeleri vermek gibi görevleri olduğunu söyledi. Cumhuriyet’in kuruluşunun ardından Atatürk’ün talimatı ile kurulan Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu’nun, turizme yönelik olarak önemli adımlar attığını ifade eden Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu Başkanı Dr. Uğur İbrahimhakkıoğlu, 2009’daki en önemli projelerinden birinin, İstanbul’un edebiyat haritasını çıkarmak olduğunu belirtti. Dr. İbrahimhakkıoğlu, “Ünlü yazarların, şairlerin İstanbul’da doğup büyüdükleri, öldükleri evleri ve ünlü romanlara konu olan köşkleri tespit edip bu evlere birer plaket koyacağız. Ayrıca o sokakların önemini, tarihini anlatan küçük hitabeler yazıp bırakacağız. Sonra bunları bir haritada belirleyerek bu haritalara göre çeşitli kültür turları yaparak buraları tanıtacağız” dedi.

-TURİNG KÜTÜPHANESİ VE TURİNG MÜZESİ YOLDA-

“2010 İstanbul Kültür Başkenti” kapsamında 2009’da gerçekleştirecekleri projeleri de anlatan Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu Başkanı Dr. Uğur İbrahimhakkıoğlu, öncelikle bir Turing Kütüphanesi kuracaklarını söyledi. Yerini Vakıflardan temin ettiklerini ifade eden İbrahimhakkıoğlu, “Yerimiz Sultanahmet’te. Şu anda elimizde 15 bine yakın son derce değerli kitap var. Büyük bir kısmı yabancı dilde Türkiye için yazılmış kitaplar” dedi.
İkinci projelerinin ise bir Turing Müzesi kurmak olduğunu ifade eden İbrahimhakkıoğlu şunları söyledi:
“Mekan arıyoruz bulduğumuz zaman bir Turing müzesi kuracağız. Çünkü Turing’in elinde hem kendi hem de İstanbul tarihine ilişkin çok değerli objeler var. Üçüncü projemiz ise Bağdat Caddesi’nde Çatal Çeşme’de bir köşk bulduk. Bu köşkten iki tane kalmış. Sahipleriyle anlaştık. Kendileri bizden hiçbir bedel talep etmeksizin 15 yıllığına devrettiler. Harap haldeki binayı önce restore edeceğiz, ardından hem cafe hem de kültür evi olarak kullanacağız.”

-“İSTANBUL’DA BİSİKLET ULAŞIMINI ARTTIRMAYA ÇALIŞACAĞIZ”-

Dr. Uğur İbrahimhakkıoğlu, Turing olarak bir diğer projelerinin ise İstanbul’da bisiklet ulaşımını arttırmak olduğunu söyledi. Bunu teşvik etmeye çalışacaklarını belirten İbrahimhakkıoğlu, “Bu ne kadar olabilir bilmiyoruz; ancak bir ucundan başlamak lazım. Çünkü, biz bir otomobil kurumu olmamıza rağmen otomobili sadece spor aracı, bir gezi, bir keyif aracı olarak düşünüyoruz. Yoksa mesai günleri içinde insanların bir yerden bir yere gitmeleri için mutlaka kullanmaları gereken böyle vücuda protez gibi takılı bir araç olarak düşünmüyoruz” diye konuştu. Bisiklet ulaşımının hem insan sağlığı hem de şehirlerin estetik güzelliği ve kaliteli yaşam açısından önemli olduğuna işaret eden İbrahimhakkıoğlu, bu kapsamda, belli noktalarda bisiklet parkları yapacaklarını kaydetti. Klasik otomobillerde ralliler düzenlemeye başladıklarını da belirtern Banka İbrahimhakkıoğlu şunları söyledi: . “1930-40’lı yılların tarihi otomobilleri, o nostaljik arabalarla ilk rallimizi Cumhuriyet Bayramında yaptık. Şimdi ise 23 Nisan’da tekrar bir ralli yapacağız. Bu klasik otomobillerle İstanbul’da bir tur yapılacak hem de yarışma olacak. Ancak bu yarışma yan yana arabalarda kim daha hızlı gidecek şeklinde olmuyor. Onların kendilerine özgü bir yarış sistemi var. Bunlarda daha teknik bir şekilde yarış yapılıyor. Örneğin belli bir mesafeyi ne kadar zamanda aldı, ne kadar az vites kullandı, ne kadar hızını sabitleyebildi, ne kadar benzin tüketti gibi sistemlerle en başarılı olanlar seçiliyor ve biz onlara ödüller veriyoruz.”

-KAYYUM SİSTEMİ BİZE ZORA SOKUYOR-

Çalışmaları sırasında çeşitli zorluklarla karşılaşsalar da sorunları çözebildiklerini ifade eden İbrahimhakkıoğlu, şu andaki en büyük sıkıntılarının kayyum sistemi olduğunu söyledi. İbrahimhakkıoğlu, Dernekler Kanunu’nda yapılan bir değişiklik ile kamu yararına çalışan derneklerde haklarında soruşturma yapılan, dava açılan yönetim kurulu üyelerinin yerine kayyumlar atanacağına dair bir hüküm getirildiğini hatırlatarak “Bizim yönetim kurulumuzda tek seçilmiş benim. Diğerleri kayyum. Kayyumlar da ‘sadece ben günlük işleri takip ederim’ diyor. Bu projeleri çıkarırken zorlanıyoruz” dedi. Soruşturma yapılan kişilerin o görevden ayrılmalarının normal olduğunu ifade eden İbrahimhakkıoğlu şöyle devam etti:

“Ancak o kişiler yerine genel hukuk prensibi gereği yedeklerinin gelmesi gerekirken, dışarıdan bir gücün tayin ettiği kayyum atanması kurumun çalışmasını olumsuz engelliyor. Kayyumun bir suçu yok. Gelen kayyum diyor ki ‘ben günlük işleri takip ederim. Bu projelere giremeyiz, bu harcamayı yapamayız’ diyorlar. Halbuki kurumda bu projeleri gerçekleştirmek durumunda. Ancak onları cesaretlendirerek, sorumluluğu üstümüze alarak işleri yapabiliyoruz. Kayyumluğun süresi de kanunda tuhaf bir şekilde düzenlenmiş. Kayyumların kimlerin yerine atandıysa onların görev süreleri dolana kadar durmaları gerekir. Ama kanun onların hakkındaki dava kesinleşene kadar diyor. Onların hakkındaki dava 15 sene sonra kesinleşirse ne olacak? Normalde seçilen bir yöneticinin görev süresi iki yıldır. Şu anda bizde bir tek seçilmiş benim. Diğer 6 kişi kayyum. Biz bu nedenle önümüzdeki hafta mahkemeye başvuracağız ve hukuken kayyumluğun bitmiş olduğunu ifade edeceğiz. Yargının kararını bekleyeceğiz.”