ANLAT İSTANBULBana çocukluğumu anlat İçinde döktüğüm yaşlar olmadan Güldüğüm yüzleri unutturmadan Sallandığım salıncağın ipi koparmadan Bana annemi anlat Baş ucumda anlattığı masalları Unutturmadan Hissettiğim sıcak ellerini bırakmadan Bana babamı anlat Elinde bana aldığı üç tekerlekli bisikleti Emeğinden dökülen terleri Silmeden say bana Bana hayatı anlat İçinde yeşil ovaların olduğu Papatyaları sarısını Gül bahçelerin rüyasını Bana öyle güzel anlat ki İçinde silah seslerinin olmadığı İlk baharın doğan bebeklerle coşkusunu Bana öyle güzel anlat ki Annemi,babamı,çocukluğumu,hayatı Mehmet Cüneyt SOLGUN |
Ah İstanbul ah! Dili olsa da konuşsa, biz de mutlu olurduk kuşkusuz...
Gerçekten akıcı ve çok şeyleri çağrıştıran hoş bir serbest nazımdı.
Efendim, tebrikler!